Tarım ve Orman Bakanlığı İzmir'de süt işletmelerinde denetim yaptı
Tarım ve Orman Bakanlığı, İzmir'de faaliyet gösteren süt ve süt ürünleri işletmelerine yönelik resmi kontroller gerçekleştirdi. Denetimler, tüketici şikayetleri ile CİMER ve Alo 174 Gıda Hattı bildirimleri doğrultusunda yürütüldü.
Denetim kapsamı ve tarihleri
İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü kontrol görevlileri tarafından yürütülen resmi kontroller 12-19 Ağustos tarihlerinde, işletmeler ve işletmelere bağlı soğuk hava depolarında gerçekleştirildi. Kontrollerin amacı, tüketici sağlığının korunması ve gıda güvenliği standartlarının sağlanması olarak açıklandı.
Tespit edilen uygunsuzluklar
Kontroller sırasında; ileri üretim tarihi basılmış ürünler, son tüketim tarihi geçmiş ürünler, etiket ve izlenebilirlik bilgileri eksik olan ambalajlar ile ambalaj bütünlüğü bozulmuş ürünler tespit edildi. Bu tespitler, ürün güvenliği ve izlenebilirlik açısından risk oluşturduğu için işlem başlatıldı.
Alınan tedbirler ve muhafaza altına alınan ürünler
Denetimler sonucunda, ihtiyati tedbir amaçlı muhafaza altına alınan ürünler arasında şunlar yer aldı: 789 bin 300 adet 1 litrelik UHT süt, 6 bin 850 kilogram pastörize laktik tereyağı, 1.350 kilogram UHT süt, 118 bin 320 litre yağlı UHT süt ve benzeri ürünler, 22 bin 31 kilogram kırıntı süzme peyniri, 12 bin kilogram eritme peynir, 387 bin 742 kilogram teleme peyniri, 58 bin 325 kilogram süt tozu, 22 bin 875 kilogram tereyağı ve 49 bin 933 kilogram labne. Toplamda yaklaşık 1000 ton süt ürünü ile 907 ton UHT süt ihtiyati tedbirle muhafaza altına alındı.
Yasal süreç ve Bakanlık açıklaması
İşletmeler hakkında tespit edilen uygunsuzluklar nedeniyle yasal işlem başlatıldı. Bakanlık açıklamasında, denetimlerin aralıksız sürdürüldüğü ve tüm ihbar ile şikayetlerin titizlikle değerlendirildiği vurgulandı. Ayrıca Bakanlık, 'Güvenilir gıda, sağlıklı toplum' ilkesi çerçevesinde tüketici sağlığını korumaya devam edeceğini belirtti.
Bu denetim sonuçları, izlenebilirlik, etiketleme ve son kullanma tarihi denetimlerinin gıda güvenliği açısından taşıdığı önemi bir kez daha ortaya koymaktadır. Yetkili kurumların aldığı ihtiyati tedbirler, risk oluşturduğu değerlendirilen ürünlerin piyasadan uzaklaştırılmasını amaçlamaktadır.
