Süveyda'daki Çatışmalar Yeniden Alevlendi
Suriye'nin güneyindeki Süveyda ilinde, Bedevi Araplar ve Dürziler arasındaki çatışmalar yeniden başlarken, İsrail hava kuvvetlerinin müdahale ettiği bildirildi. Düne kadar devam eden ateşkesin sarsılması ile birlikte, yerel silahlı gruplar Bedevi Arap aileleri zorla bölgeden çıkarmaya çalıştı.
Çatışmanın Seyri ve İsrail Müdahalesi
Süveyda'nın Dürzi yoğunluklu köylerinde sabah saatlerinde başlayan gerginlik, akşam saatlerine doğru silahlı çatışmalara dönüştü. Bedevi Arap grupları, Mezrea, Tayra, ve diğer köylerde Dürzi grupların etkisini kırarak kontrolü ele geçirmek için harekete geçti.
İsrail savaş uçaklarının, akşam saatlerinde Bedevi Arapların kontrolündeki Mezraa köyüne hava saldırısı düzenlediği belirtiliyor. Öte yandan, Suriye güvenlik güçleri, çatışmalara doğrudan dahil olmadan yeni kontrol noktaları kurarak durumu yatıştırmaya çalışıyor.
İsrail Ordusundan Açıklama
Suriye resmi haber ajansı SANA, İsrail'in Süveyda kırsalına saldırı düzenlediğini duyurdu. Ancak, AA muhabirinin İsrail ordu sözcülüğüne yönelttiği soruya verilen yanıtta, “Herhangi bir saldırıdan haberdar değiliz.” ifadesi kullanıldı. İsrail basını da, ordunun Süveyda'ya yönelik bir saldırı düzenlemediğini ve bu bilgileri yalanladığını aktardı.
Bedevi Arapların Bölgeden Kaçışı
Çatışmaların başlamasından bu yana, Süveyda ilindeki Bedevi Arapların üçte birinin bölgeden ayrıldığı tahmin ediliyor. Şam yönetimi ile Dürzi grupları arasında sağlanan anlaşmadan sonra, intikam korkusu yaşayan Bedevi Arap aileleri, Dera ve Kuneytra illerine doğru kaçmak zorunda kaldı.
Tarihsel Arka Plan ve Çatışmanın Gelişimi
Süveyda'daki çatışmalar, 13 Temmuz'da Bedevi Arap aşiretleri ile Dürzi silahlı gruplar arasında başlayan küçük çaplı çatışmalarla başlamıştı. O tarihten bu yana Suriye güvenlik güçlerine yönelik gerçekleştirilen saldırılarda birçok asker yaşamını yitirdi. Ateşkes sağlansa da, olayların tırmanması ve İsrail'in Suriye güvenlik güçlerini hedef alan saldırıları, durumu daha da karmaşık hale getirdi.
Bu çatışmaların ve müdahalelerin, bölgedeki istikrarı daha da tehdit ettiği ve birçok can kaybına neden olduğu tahmin edilmektedir.