Şok dalga tedavisi lipödem yönetiminde tamamlayıcı bir seçenek olarak öne çıkıyor
Lipödem, özellikle bacaklarda simetrik yağ birikimi, dokunmaya karşı hassasiyet, ağrı ve kolay morarma ile karakterize kronik bir durumdur. Bu tablo, zamanla şişlik hissi, gerginlik ve günlük hareketliliğin azalmasına yol açarak hem fiziksel hem de psikososyal sorunlar yaratabilir. Medicana Kadıköy Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzm. Dr. Göksel Çelebi, doğru tanı ve kişiye özel tedavi planının önemine dikkat çekiyor.
Lipödemin klinik özellikleri
Uzm. Dr. Göksel Çelebi şunları belirtiyor: "Bu değişiklikler, kişinin günlük aktivitelerini sürdürmesini güçleştirirken ilerleyen dönemlerde psikososyal etkiler de ortaya çıkabilir". Hastalık genellikle genetik yatkınlık ve hormonal değişimlerle ilişkilendiriliyor; bu nedenle lipödem sıklıkla obezite veya selülit ile karıştırılabiliyor. Doğru tanı, tedavi hedeflerinin belirlenmesi açısından kritik bir adım oluşturuyor.
Uygulanan tedavi yaklaşımları
Uzm. Dr. Göksel Çelebi tedavi hedeflerini şöyle özetliyor: "Lipödemde yağ hücrelerinin yapısında ve dağılımında farklılıklar görülür. Bu nedenle yalnızca diyet ve egzersizle kalıcı azalma sağlanamayabilir. Tedavide amaç; dokulardaki sertliği azaltmak, dolaşımı desteklemek ve ağrı şikâyetini hafifletmektir. Fizik tedavi uygulamaları, kompresyon ürünleri, manuel lenf drenajı ve gerektiğinde şok dalga tedavisi bu süreçte birlikte değerlendirilebilecek seçeneklerdir."
ESWT (şok dalga) uygulamasının hedefleri
ESWT, cilt altı dokulara uygulanan düşük frekanslı akustik dalgalar yoluyla mikrosirkülasyonu artırmayı, doku sertliğini azaltmayı ve ağrı hissini hafifletmeyi amaçlayan destekleyici bir yöntem olarak tanımlanıyor. Seans planlaması hastalığın evresi, kişinin doku yanıtı ve eşlik eden şikâyetlere göre belirleniyor. Uzm. Dr. Çelebi, bu yaklaşımı netleştiriyor: "ESWT, uygun hastalarda doku esnekliğini artırmaya yardımcı olabilen bir yöntemdir. Ancak en iyi sonuç genellikle manuel lenf drenajı, kompresyon ürünlerinin düzenli kullanımı ve yaşam tarzı düzenlemeleriyle birlikte uygulandığında elde edilir. Tedavi planının mutlaka kişiye özel yapılması gerekir."
Yaşam tarzı ve rehabilitasyonun rolü
Lipödem yönetiminde yaşam alışkanlıkları tedavi etkinliğini güçlendiriyor. Düzenli yürüyüş, su içi egzersizleri ve kas yapısını koruyan kontrollü hareketler dolaşımı desteklerken, uzun süre aynı pozisyonda kalmaktan kaçınmak, tuz tüketimini azaltmak ve kompresyon giysilerinin düzenli kullanımı tedavi devamlılığı açısından önem taşıyor.
Sonuç ve hekim değerlendirmesinin önemi
Uzm. Dr. Göksel Çelebi son olarak şunları vurguluyor: "Lipödem, erken dönemde tanı konulduğunda ve bireye özel tedavi planı hazırlandığında yaşam kalitesinin belirgin şekilde iyileştirilebildiği bir sağlık problemidir. ESWT gibi destekleyici tedaviler, uygun hastalarda değerlendirilerek sürece katkı sağlayabilir. Tedavi kararı ve uygulama sıklığı her zaman hekim değerlendirmesi doğrultusunda planlanmalıdır."
LİPÖDEM HASTALARINDA BACAKLARDA SİMETRİK YAĞ BİRİKİMİ, AĞRI VE HASSASİYET GÜNLÜK HAREKETLİLİĞİ ÖNEMLİ ÖLÇÜDE AZALTABİLİR. UZM. DR. GÖKSEL ÇELEBİ, LİPÖDEM TEDAVİSİNDE ŞOK DALGA (ESWT) UYGULAMASININ DOLAŞIM VE DOKU ELASTİKİYETİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNE DİKKAT ÇEKTİ.