Samsun Şehir Hastanesi'nde iki aşamalı hibrit aort cerrahisi uygulandı
Samsun Şehir Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği'nde, tüm torasik aortu tutan ileri düzey aort hastalığı bulunan 65 yaşındaki bir hastaya, açık cerrahi ile endovasküler yöntemin birleştirildiği hibrit aort cerrahisi başarıyla uygulandı. Operasyon, dünya literatüründe modern kabul edilen ve yalnızca ileri merkezlerde yapılabilen bir yaklaşıma örnek teşkil ediyor.
Hastanın bulguları ve aciliyet
Hastanın aortunun kalpten çıktığı bölümde çapın 8 santimetreye ulaştığı, aort yayı ve göğüs boşluğunda devam eden inen aort segmentinde de ileri derecede genişleme bulunduğu tespit edildi. Bu durumun ani yırtılma ve hayati risk taşıması nedeniyle gecikmeden kapsamlı onarım planı oluşturuldu.
İlk aşama: Açık cerrahi (yaklaşık 8 saat)
Tedavinin ilk aşaması yaklaşık 8 saat süren açık cerrahi oldu. Bu aşamada beynin korunmasına yönelik özel dolaşım teknikleri kullanılarak güvenli bir ameliyat ortamı sağlandı. Kalpten çıkan ana damar ve aort kökü Bentall yöntemi ile yeniden yapılandırıldı ve aort yayı tamamen onarıldı. Aynı seansta, göğüs boşluğunda devam eden aort bölümünün başlangıcına, ileri aort cerrahisinde kullanılan frozen elephant trunk (FET) tekniği uygulandı. FET uygulaması, hem mevcut hastalıklı segmentin güvenli hale getirilmesini hem de ikinci aşamada yapılacak kapalı işlemler için uygun zemin oluşturulmasını sağladı.
İkinci aşama: TEVAR ile tamamlayıcı onarım
Ameliyattan iki gün sonra ikinci aşamaya geçilerek torasik endovasküler aortik onarım (TEVAR) yapıldı. Kasıktan yapılan girişimle yerleştirilen stent-greft, ilk aşamada yerleştirilen FET bileşeni ile uyumlu şekilde konumlandırılarak aortun daha aşağı seviyelerdeki genişlemiş bölümü içten kaplandı. Bu iki aşamalı yaklaşım, uluslararası rehberlerde önerilen "FET + tamamlayıcı TEVAR" hibrit stratejisinin klinik uygulamasını yansıttı.
Komplikasyonlar ve sonuç
Uygulanan koruyucu yöntemler sayesinde hastada felç veya omurilik hasarı gibi nörolojik komplikasyonlar gelişmedi. Ameliyat sürecinde ve sonrasında ciddi bir komplikasyon bildirilmedi; hastanın iyileşme sürecinin sorunsuz devam ettiği aktarıldı.
Uzman görüşü
Operasyonu gerçekleştiren ekipte yer alan Doktor Öğretim Üyeleri Dr. İlker Hasan Karal, Dr. Emrah Ereren ve Dr. Aşkın Kılıç tarafından yapılan açıklamada, vakaların erken tespiti ve planlı müdahalelerin acil operasyonlara göre riskleri belirgin şekilde azalttığı vurgulandı. Dr. İlker Hasan Karal'ın ifadesi şöyle: "Bu durum kardiyolojide hiçbir sıkıntısı olmadan rutin taramada tespit edilen bir hastalıktır. Kalpten çıkan atardamarı yaklaşık 6 buçuk santimetre olmuş. 3 santimetreyi geçmemesi gerekiyor. Halk arasında balonlaşma deniyor. Bizde anevrizma deniyor. Ne kadar büyürse yırtılma riski ve hastayı öldürme riski o kadar büyük oluyor. Bu hasta damarında genişleme olduğunun farkında değildi. Tespit edilmeseydi ani yırtılma ile oracıkta vefat edecekti veya acil ameliyata alınması gerekecekti. Acil ameliyatın ölüm riski çok daha yüksektir. O yüzden belli periyotlarla vatandaşlarımızın kardiyoloji e kalp damar cerrahilerini yaptırmalarını tavsiye ediyoruz"
Yöntemin önemi
Bu iki aşamalı hibrit tedavi, açık cerrahinin sunduğu kalıcı onarım ile endovasküler tedavinin daha az invaziv avantajlarını birleştiriyor. Özellikle tüm torasik aortu tutan kompleks olgularda bu yaklaşım, modern cerrahinin geldiği noktayı göstermesi bakımından önem taşıyor.
DÜNYANIN İLERİ MERKEZLERİNDE UYGULANABİLEN VE YÜKSEK DENEYİM GEREKTİREN HİBRİT AORT CERRAHİSİ, SAMSUN ŞEHİR HASTANESİ'NDE BAŞARIYLA GERÇEKLEŞTİRİLDİ. TÜM TORASİK AORTU TUTAN İLERİ DÜZEY HASTALIĞI BULUNAN 65 YAŞINDAKİ HASTA, 8 SAAT SÜREN AÇIK CERRAHİ VE DEVAMINDA UYGULANAN KAPALI YÖNTEMLE SAĞLIĞINA KAVUŞTU.