NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, ABD Başkanı Donald Trump'ın diğer ülkelere uygulayacağı gümrük tarifelerinin, NATO'nun kurucu anlaşmasını ihlal etmediğini ifade etti.
Rutte, 3-4 Nisan tarihlerinde Brüksel'de düzenlenen NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Ticari gerilimler hakkında net bir yorumda bulunmaktan kaçınan Rutte, savunma konularının NATO’nun kurucu anlaşmasının ikinci maddesi çerçevesindeki siyasi anlaşmazlıklardan ayrı değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Yeni gümrük tarifelerinin ikinci maddeyi ihlal edip etmediğine dair bir soruya yanıt veren Rutte, "Bunun ikinci maddeyi ihlal ettiğini düşünmüyorum. Geçmişte tarifelere ilişkin görüş ayrılıkları birçok örneğini gördük. Bu daha önce de yaşandı ve ikinci maddeyi ihlal etmedi." şeklinde konuştu.
Tarifelerin neden olabileceği yüksek enflasyon ve ekonomik belirsizliğin ulusal savunma bütçelerine etkisi hakkında, bu tür mali kararların ulusal hükümetlerin sorumluluğunda olduğunu belirten Rutte, "Siyaset, her zaman harcamak istediğiniz şeylerin, elinizdeki paradan daha fazla olduğu kıt bir ortamda seçim yapmaktır." dedi.
Rutte, savunulması gereken temel noktanın NATO topraklarının korunması olduğunu vurgulayarak, Rusya tehdidine karşı caydırıcılığın güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. Ukrayna'daki savaşın sona ermesinin ardından Rusya'nın uzun vadeli tehdit olmaya devam edeceğini ifade eden Rutte, "Rusya hakkında kimse saf değil ancak savaşı bitirmek söz konusu olduğunda, Amerikalıların bunu denemesinin, Ukraynalılarla yakın bir şekilde çalışmasının, Avrupalıları, Fransızları ve İngilizleri sürekli bilgilendirmesinin önem taşıdığına inanıyorum." açıklamasında bulundu.
Bir gazetecinin, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in 11 Nisan'daki Ukrayna Temas Grubu toplantısına katılmama kararını sorması üzerine Rutte, bu durumun ABD'nin Ukrayna'ya desteğinin azaldığı anlamına gelmediğini belirtti. Rutte, Amerikan malları ve istihbaratının Ukrayna’ya akışının devam ettiğini vurgulayarak, önümüzdeki toplantıya ABD yerine İngiltere ve Almanya'nın eşbaşkanlık edeceğini duyurdu.