Putin'in İran ile Sivil Nükleer Programı Üzerindeki Mesajları
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İran ile sivil nükleer programı üzerindeki işbirliğine devam edebileceğini ve bu alandaki çıkarlarını güvence altına alabileceğini duyurdu.
Karagöz'ün Soruşturması ve İlişkiler
AA Genel Müdürü Serdar Karagöz'ün İran konusundaki sorusu, dünya gündeminde geniş yankı buldu. Karagöz, Rusya'nın İran'a yönelik destek planları hakkında bir soru yöneltti. Bu soru, 17 Ocak 2025'te imzalanan stratejik ortaklık anlaşmasının önemini vurguluyordu.
Putin, açıklamalarında, "İran'la sürekli temas halindeyiz. İran, ek bir destek talep etmedi. Rus uzmanlar, Buşehr Nükleer Enerji Santrali'nde 200'den fazla kişi ile çalışıyor" şeklinde ifade etti. Aynı zamanda, "İsrail ile Rus uzmanların güvenliğini sağlama konusunda anlaştık" dedi.
ŞİÖ ve BRICS'in Rolü
Putin, Moskova'nın Orta Doğu'da uzun süredir denge sağladığını, bunun da Rusya'yı güçlü bir arabulucu konumuna getirdiğini belirtti. İki ülke arasındaki stratejik ortaklık anlaşmasının askeri yardım öngörmediğini vurguladı. Rusya, geçmişte İran'a hava savunma sistemleri temin etmiş ancak Tahran, bu yardımı istememiştir.
Rusya'nın İran'ın Nükleer Programında Rolü
Başka bir yandan, Rusya'nın İran'ın nükleer programında etkili bir biçimde rol alabileceği düşünülmektedir. Putin, İran ile olan ilişkilerini geliştirirken, Batı ile de uzlaşı hâlinde olmayı hedefliyor. Bu durumda, her iki tarafı kendisine muhtaç hale getirme stratejisi ile pazarlık yapmayı planlıyor.
İran'ın Nükleer Geleceği ve ABD-İsrail İlişkileri
İran'ın nükleer silah geliştirme niyetiyle ilgili spekülasyonlar uzun yıllardır gündemde. 2015'teki Ortak Kapsamlı Eylem Planı (JCPOA) ile Batı, İran'ın nükleer gelişimini engellemeye çalıştı, ancak anlaşmanın etkisiz hale gelmesi ile İran uranyum zenginleştirmeye hız kazandı. İranlı bilim insanların Rusya'da eğitim alması, bu sürecin nasıl ilerlediği hakkında önemli bir veri sunmaktadır.
Sonuç olarak, Rusya'nın İran ile yaptığı işbirliği, sadece iki ülke arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda bölgedeki güç dengelerini de etkileyebilir. ABD ve İsrail'in, İran'ı nükleer olarak kontrol altına almak istemeleri, Rusya ile masaya oturmalarını zorunlu kılabilir.
