MYK Toplantısı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın değerlendirmeleri
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin parti genel merkezinde açıklamalarda bulundu. Çelik, toplantının kapsamlı geçtiğini ve açılış konuşmasında iç ve dış politika ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Çin seyahatine dair değerlendirmeler yapıldığını belirtti.
Birleşmiş Milletler, vizeler ve Filistin
Çelik, toplantının birinci gündeminin Netanyahu hükümetinin Gazze'de devam eden katliamları olduğunu vurguladı. Dünyanın gözü önünde Gazze'nin işgaline dair talimatlar ve hareket planlarının hazırlandığının ifade edildiğini belirten Çelik, bu süreci insanlık tarihinin en barbar örneklerinden biri olarak niteledi ve sorumluların bir insanlık mahkemesinde yargılanması gerektiğini söyledi.
ABD yönetiminin Filistinli yetkililerin vizelerini iptal etmesinin çok yanlış bir karar olduğunu söyleyen Çelik, bu uygulamanın Birleşmiş Milletler gibi meşru platformların işlevselliğini zayıflattığını, Mahmut Abbas ve diğer yetkililere ilişkin vizelerin iptal edilmesinin adaletsiz olduğunu ifade etti. Çelik, bu durumun uluslararası hukukun ve objektif yaklaşımların zedelendiğini gösterdiğini belirterek karardan dönülmesi gerektiğini vurguladı.
Filistinli yetkililere izin verilmese bile Cumhurbaşkanımızın yapacağı konuşmanın, Filistin'in en gür sesi olarak Birleşmiş Milletler'de ve bütün dünyada yankılanacağını kaydeden Çelik, Erdoğan'ın yıllardır Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Filistin davasını en yüksek sesle dile getirdiğini söyledi. Çelik, bu yıl da Erdoğan'ın konuşması ve diğer liderlerin katılımıyla Filistin meselesinin Genel Kurul gündeminde öne çıkacağını ifade etti.
Çelik Kubbe ve savunma sanayinin geldiği nokta
Çelik, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kapsayan Zafer Haftası çerçevesinde savunma sanayisindeki gelişmelere dikkat çekti. Özellikle Çelik Kubbe ile kaydedilen ilerlemenin, ülke savunması açısından önemli bir eşik olduğunu belirtti. Geçmişte ambargo uygulayan ülkelerin bugün Türkiye'nin savunma sanayisinin geldiği noktayı görmezden gelemediğini söyleyen Çelik, bu başarının kimse için tehdit oluşturmadığını, Türkiye'nin milli güvenliği açısından gerçekleştirildiğini vurguladı.
Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Biz yapabiliriz, daha iyisini de yaparız" vizyonunun kurumlara yön verdiğini, Türkiye'nin çevresinde çatışma ve kriz potansiyelinin yüksek olduğu bir ortamda savunma sanayinin bu seviyeye gelmesinin gurur verici olduğunu ifade etti. Çelik Kubbe'nin uluslararası yankı uyandırmasının, diğer aktörlerin savunma hazırlıklarında geç kaldıklarını kabul ettirdiğini belirtti.
Mavi Vatan, TEKNOFEST ve deniz güvenliği
Çelik, bazı komşu ülkelerin Çelik Kubbe'ye dair endişelerine ilişkin olarak Türkiye'nin gücünün kimse için tehdit olmadığını, aksine barışın teminatı olduğunu söyledi. Sorunların masada, müzakere ve diplomasi yoluyla çözülmesi gerektiğini, bölgedeki gerilimlerin daha fazla tetiklenmemesi gerektiğini vurguladı.
Geçmişte Akdeniz'e savaş gemileri gönderildiğini hatırlatan Çelik, bu yıl TEKNOFEST'in gençleri Mavi Vatan temasıyla buluşturmasının önemine değindi. Milli Savunma Bakanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Deniz Kuvvetleri'nin iş birliğiyle düzenlenen etkinliğin, gençlerin deniz alanındaki çalışmalarını teşvik ettiğini ve gelecekte denizlerde söz sahibi olunmasına katkı sağlayacağını belirtti. Teslimatların ve entegre savunma yaklaşımlarının, önümüzdeki dönemde karşılaşılacak meydan okumalar açısından kıymetli sonuçlar doğuracağını ifade etti.
(Sürecek)