NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna'daki savaşın küresel jeopolitik etkileri olduğunu belirterek, bu sürecin özellikle Çin'in Hint-Pasifik bölgesindeki gelecekteki eylemlerini şekillendireceğini ifade etti.
Rutte, NATO ülkelerinin dışişleri bakanlarının iki gün sürecek toplantılar için Brüksel'de buluştuğu bir ortamda, Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiha ile birlikte ortak basın toplantısı düzenledi.
Ukrayna'da çatışmayı sona erdirmek için başlatılan ABD öncülüğündeki çabaları takdir eden Rutte, olası ateşkes veya barış anlaşmasının kalıcı ve sürdürülebilir olması gerektiğini vurguladı.
Rutte, Ukrayna'daki savaşın bölgesel bir krizden çıkarak küresel bir çatışma haline geldiğine dikkat çekmiş ve Rusya'nın Kuzey Kore, Çin ve İran ile olan ittifaklarına işaret etti.
Savaşın sonucunun, özellikle Çin'in Hint-Pasifik bölgesindeki stratejilerini etkileyeceği görüşünü paylaşan Rutte; Ukrayna'ya destek vermenin öneminin altını çizdi. Ayrıca, NATO'nun Kiev'e sağladığı desteği hatırlatarak, 2024'ün ilk üç ayında müttefiklerin Ukrayna'ya 20 milyar avro değerinde destek taahhüdünde bulunduğunu belirtti.
Sibiha ise ülkesinin kalıcı barışa hazır olduğunu belirterek, ABD'nin 30 günlük geçici ateşkes önerisini kabul ettiklerini ancak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bunu tartışmaya açtığını ifade etti. Ayrıca, Rusya'nın barış konusunda ciddileşmesi gerektiğini vurgulayarak, savaşın Avrupa için varoluşsal bir tehdit oluşturduğunu belirtti.
Sibiha, savaşın devam ettiği sürece her gün Rus hava saldırıları ve füze tehditleri ile karşılaşacaklarını ifade etti ve medyanın ilgisinin küresel ticaret savaşları üzerinde yoğunlaşmasının yanı sıra Avrupa'da süregeldiği gerçeğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi.
Bunun yanı sıra, Sibiha, Ukrayna'nın Avrupa-Atlantik güvenliğinin önemli bir savunucusu olduğunu ve ülkesindeki 800 bin savaşan askerin aynı zamanda Avrupa'nın güvenliği için de savaştığını belirtti. Rusya'nın askeri genişlemesinin Avrupa'yı daha fazla tehdit etme niyetini gösterdiğini savunan Sibiha, Batı'nın bu tehdide karşı koymak üzere Moskova üzerindeki baskıyı artırması gerektiğini vurguladı.
Oturumda, Ukrayna'nın acil ihtiyaçları ve barış sağlanması durumunda güvenlik garantileri hakkında konuşacağını belirten Sibiha, güçlü ve uzun vadeli güvenlik garantilerinin barış süreci ile doğrudan bağlantılı olduğuna dikkat çekti. Güvenlik garantileri sağlanmadığı takdirde Rusya'nın tekrar saldırabileceğini ifade etti.
