Metin Oktay: 'Taçsız Kral' anılıyor
Türk futbolunun ve Galatasaray tarihinin en etkili golcülerinden Metin Oktay, vefatının 34. yılında anılıyor. İzmir doğumlu oyuncunun spor yaşamı, ligler ve derbilerde bıraktığı izlerle birlikte Türk futbol kültüründe yer aldı.
Erken yıllar ve yükseliş
2 Şubat 1936 tarihinde İzmir'de doğan Metin Oktay, futbola 15 yaşında Damlacıkspor'da başladı. Ardından Adnan Suvari'nin görev yaptığı Yün Mensucat'a transfer oldu ve burada 14 gol kaydederek Genç Milli Takım aday kadrosuna çağrıldı. 11 Nisan 1954'te Belçika karşısında ilk kez millî formayı giyen Oktay, 4-0'lık maçta 2 gol attı. İzmirspor formasıyla da 17 golle dikkat çekti ve takım Mahalli Lig şampiyonluğuna ulaştı.
Galatasaray'a transfer ve 'Baba Gündüz' etkisi
1955'te Gündüz Kılıç'ın girişimiyle Galatasaray'a transfer olan Oktay, kulübe bağlanırken dönemin ilginç bir uygulamasıyla Chevrolet marka bir otomobile karşılık 5 yıllığına sarı-kırmızılı formayı giymeyi kabul etti. Galatasaray formasıyla ilk maçında, 28 Ağustos 1955'te Beyoğluspor karşısında gol sevinci yaşadı.
1959 finali ve 'Ağları delen gol'
Profesyonel liglerin ilk sezonunda lider takımlar arasındaki final maçında Metin Oktay, 10 Haziran 1959'da Fenerbahçe'ye karşı attığı ve ağları delip dışarı çıkan golle tarihe geçti. Maçın hakemi önce aut kararı verse de ağların durumu kontrol edilince olay günün hafızasına 'Ağları delen golün atıldığı gün' olarak kazındı.
Özel hayat ve kulüp bağlılığı
29 Ocak 1959'da İzmirspor Kulübü Başkanı'nın kızı Oya Sarı ile evlenen Oktay, eşinin İzmir'e dönme isteğine karşın Galatasaray'da kalmayı tercih etti. İzmirspor'un teklif ettiği 30 bin liralık transfer bedelini reddederek kulübe bağlılığını gösterdi ve eşinin 'Ben mi Galatasaray mı?' sorusuna verdiği 'Galatasaray, o daha vefalı.' yanıtı spor tarihine geçti.
Teklifleri geri çevirişi
Fenerbahçe'den gelen transfer girişiminde kendisine açık çek sunulduğunda Metin Oktay, teklifi 'Bizi sevenleri üzmeyelim baba.' diyerek geri çevirdi; bu tutum kulüp sadakatiyle ilişkilendirildi.
İtalya deneyimi ve geri dönüş
Başarılı performansı sonrası Temmuz 1961'de İtalya'nın Palermo takımına transfer olan Oktay, 12 maçta 3 gol attı ve adaptasyon zorlukları nedeniyle Haziran 1962'de Galatasaray'a döndü.
Jübileler ve sembolik anlar
Futbolu 1969'da bırakan Oktay'ın İstanbul'daki jübilesinde kısa süreliğine Fenerbahçe forması giymesi dikkat çekti. Bu jest, iki kulüp arasındaki rekabete rağmen futbolcuların karşılıklı saygısını simgeleyen anlardan biri oldu. İkinci jübilesi ise İzmir'de Göztepe karşısında gerçekleşti.
Kariyer başarıları ve istatistikler
Oktay, yaklaşık 15 yıllık kariyerinde önemli başarılara imza attı. Genç Milli Takımlar dahil toplam 40 kez ay-yıldızlı formayı giyen oyuncu, A Milli Takım'da 7 kez kaptanlık yaptı ve 17 gol kaydetti. Futbol hayatı boyunca 6 kez gol kralı oldu ve lig tarihinde 217 gol kaydederek uzun süreli bir rekora imza attı. 1962-1963 sezonunda 26 maçta attığı 38 golle sezon rekoru kırdı; maç başına ortalaması 1,4 gol olarak kayda geçti. Derbilerdeki performansıyla Fenerbahçe'ye 18, Beşiktaş'a 13 gol attı. Kulüple kazandığı kupalar arasında 2 İstanbul Profesyonel Ligi, 2 Süper Lig, 4 Türkiye Kupası ve 2 Cumhurbaşkanlığı Kupası yer alıyor.
Teknik direktörlük, yöneticilik ve vefatı
Futbolu bıraktıktan sonra kısa süre teknik ekiplerde yer alan Oktay, 1969-1970 sezonunda Galatasaray'da yardımcı antrenörlük yaptı; daha sonra Bursaspor'da teknik direktörlük görevini üstlendi. Aktif spor kariyerinin ardından Galatasaray'da yöneticilik ve spor yazarlığı yapan Metin Oktay, 13 Eylül 1991'de Boğaziçi Köprüsü çıkışında geçirdiği trafik kazası sonucu 55 yaşında hayatını kaybetti.
Mirası
Metin Oktay'ın adı, anısına önce Florya, daha sonra Kemerburgaz'daki tesislere verildi. Türk futbolundaki golcü kimliği, derbilerdeki başarıları ve kulübe bağlılığı ile anılmaya devam ediyor.