Mersin'in Mut ilçesindeki Alahan Manastırı ziyaretçi ilgisi çekiyor
Alahan Manastırı, Toros Dağları'nın sarp yamaçlarında yer alan ve 5. yüzyıla tarihlenen önemli bir erken Hristiyanlık yapısı olarak yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Bölge, Mersin genelinde UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan tek tarihi eser olma özelliğini taşıyor.
Yaklaşık bin 500 yıllık yapılarıyla ziyaretçilere tarihî bir yolculuk sunan manastır kompleksi, mimarisi ve süslemeleri nedeniyle zaman zaman 'Mersin'in Ayasofyası' olarak anılıyor. 2000 yılında UNESCO Geçici Listeye alınan yapı, 2011 yılında restorasyondan geçirildi.
Kompleks, yapım tarihlerine ilişkin tahminlere göre MS 440-442 döneminde inşa edilmiş olup; biri kısmen yıkılmış olmak üzere iki kilise, kayalara oyulmuş keşiş odaları, vaftizhane, kaya mezarları, sütunlu yürüyüş yolu, su kaynakları ve hamamdan oluşuyor. Doğu ve batıdaki yapılar sütunlu bir yürüyüş yolu ile birbirine bağlanıyor, kilisenin arka kısmında ise su kaynağıyla beslenen bir hamam yapısı yer alıyor.
Yapımında kullanılan taşların kesim izleri ve üzerlerindeki figürler günümüzde dahi görülebiliyor; bu durum yapının tarihî dokusunun büyük ölçüde korunduğuna işaret ediyor. Ünlü seyyah Evliya Çelebi de manastırı ziyaret etmiş ve Seyahatname'sinde yapıyı 'ustasının elinden yeni çıkmış gibi' sözleriyle tasvir etmiştir.
Ziyaretçiler genellikle mekanın beklediklerinden daha iyi korunduğunu belirterek, 'Burası gerçekten tarih kokuyor. Harabe bir yer sanıyorduk ama aksine çok iyi korunmuş, gezmeye değer muhteşem bir yer. Herkesin gelip görmesini tavsiye ediyoruz' şeklinde görüş bildiriyor.
Alahan Manastırı'nın tarihçesi
Alahan Manastırı'nın MS 4. ve 6. yüzyıllar arasında yoğun olarak kullanıldığı, Hristiyanlar için önemli bir hac merkezi olarak işlev gördüğü değerlendiriliyor. Toroslar'ın yamaçlarındaki özgün topografik konumuyla erken Hristiyan sanatı ve Bizans mimarlık tarihinde önemli bir yere sahip olduğu kabul ediliyor.
Manastırın bulunduğu bölge, antik kaynaklarda İsaurialılar'ın yurdu olarak anılıyor. Bizans döneminde güçlerini sürdüren İsaurialı liderlerden Rusumbladalı Trasikodisa'nın İstanbul'a gelip Zenon adını alması ve İmparator I. Leon'un kızıyla evlenmesi biliniyor; Zenon'un 474-491 yılları arasındaki imparatorluğu döneminde manastır inşasının tamamlandığı tahmin ediliyor.
Manastırın kurucusu olduğu düşünülen Keşiş Terasis'e ait kayaya oyulmuş lahit üzerinde yer alan 13 Şubat 462 tarihi, yapının 450'li yıllarda kurulduğunu gösteriyor. Arap akınları sırasında terk edildiği düşünülen manastırda, 1961-1962 yıllarında İngiliz arkeolog Michael Gough tarafından arkeolojik kazılar yapılmıştır.
Tarihi, mimarisi ve doğal çevresiyle öne çıkan Alahan Manastırı, Mersin'in önemli kültür turizmi durakları arasında yer almaya devam ediyor.
MUT İLÇESİNDE MİLATTAN SONRA 440-442’DE YAPILDIĞI TAHMİN EDİLEN VE GEZMEYE DOYULMAYAN ALAHAN MANASTIRI, YERLİ, YABANCI VE TURİSTLERİN İLGİ NOKTASI OLDU.