Lee Jae Myung: Kuzey Kore'nin Birincil Tehdidi Güney Değil, ABD
Güney Kore Devlet Başkanı Lee Jae Myung, göreve gelişinin 100. gününde düzenlediği basın toplantısında, Kuzey Kore ile ilişkilerin değerlendirilmesinde önemli tespitlerde bulundu. The Korea Times'a göre Lee, Pyongyang'ın bakış açısında birincil tehdidin Güney Kore değil ABD olduğunu söyledi.
Uluslararası koordinasyonun önemi
Lee, Kuzey ile ilişkilerin tek başına Seul tarafından çözülemeyeceğini, bunun karmaşık bir uluslararası mesele olduğunu vurguladı. ABD ile koordinasyonun ve Kuzey Kore-ABD diyaloğunun önemine dikkat çekerek, Pyongyang'ın rejim güvenliğini esas alan değerlendirmelerinde Washington'u öncelikli tehdit olarak gördüğünü ifade etti.
Seul'ün sorumluluğu ve barışın boyutları
Devlet Başkanı Lee, Kuzey ile diyalog için gerekli koşulların oluşturulmasında Seul'ün sorumluluğu bulunduğunu belirtti. Kore Yarımadası'nda barış ve istikrarın yalnızca güvenlik değil, aynı zamanda ekonomik bir mesele olduğunu kaydederek, birleşme hedefinden önce barışın inşa edilmesinin önemini vurguladı.
Tarihsel bağlam ve birlik vurgusu
Lee, Korelerin tarihsel açıdan kısa sayılabilecek bir süredir bölünmüş olduğunu hatırlatarak, birçok ülkenin birleşmeyi ancak yüzlerce yıl sonra başarabildiğine işaret etti. Bu çerçevede, nihai birleşme öncesinde kademeli ve sürdürülebilir barış adımlarının gerekliliğine dikkat çekti.
Gerilimi azaltma adımları ve karşılık
Bu yıl göreve gelen Lee yönetimi, Kuzey ile ilişkileri normalleştirmeye yönelik mesajlar verdi. Seul yönetimi hoparlörlerle yapılan propaganda faaliyetini durdurdu ve kısa süre sonra Kuzey Kore de benzer şekilde yanıt verdi. Ancak Kim Yo-jong, sınır boyunca yerleştirilen hoparlörlerin kaldırıldığı yönündeki iddiaları doğru bulmadığını belirtti.
Bölgesel temaslar
Ayrıca haberlerde, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un'un, askeri geçit töreni kapsamında Pekin'de bulunan Güney Kore Parlamento Başkanı Woo Won-shik ile bir araya geldiği bilgisine yer verildi. Bu tür temasların, tarafların algıları ve diplomatik kanallar üzerindeki etkileri Lee'nin değerlendirmesinde önemli bir zemin oluşturuyor.
Lee'nin açıklamaları, Kuzey-Güney ilişkilerinde güvenlik algılarının nasıl şekillendiğine dair Seul'deki yönetişim anlayışını ve uluslararası işbirliğine verilen önemi ortaya koyuyor.
