Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, YEE Yaz Okulları Kapanış Programında Konuştu
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Yunus Emre Enstitüsü (YEE) tarafından düzenlenen "Yaz Okulları 2025 Kapanış Programı"na katıldı. Etkinlik, İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleştirildi.
Ersoy, programın çok uluslu, çok dilli ve kültürel açıdan zengin bir etkileşim süreci olduğunu ifade ederek, "Bir ay boyunca ülkemizin dört bir yanında siz değerli misafirlerimizi ağırladığımız Türkçe Yaz Okulu, Türkoloji Yaz Okulu ve Türk Arkeolojisi, Çağdaş Türk Sanatı, Türk Mutfağı ve Türk Modası temalı Yaz Okullarımız ile Türkiye'nin kültürel mirasını sizlerle paylaşma imkanı bulduk." dedi.
Türkçenin sadece iletişim dili değil, kültürel hafızayı yansıtan derin bir anlam taşıdığını belirten Ersoy, "Tarihiyle, edebiyatıyla, deyimleriyle, şarkılarıyla, duyguların ve düşüncelerin yüzyıllar boyunca harmanlandığı bir gönül dilidir." ifadesini kullandı. Öğrencilerin, Türkçeyi yalnızca sınıf ortamında değil, farklı ortamlarda da deneyimleyerek öğrendiğinin altını çizdi.
"Türkçeniz Güçlü, Yolunuz Açık"
Kültürün geçmişi korumanın ötesinde geleceği inşa etmek olduğuna inanan Ersoy, "Sizlerin burada edindiği her bilgi, her dostluk, ülkelerimiz arasındaki karşılıklı anlayışa, barışa ve işbirliğine katkı sağlayacak değerli birer tohumdur." dedi. Bu dostluğun gelişmesine katkı sağlamasını dileyerek, Türkiye'nin öğrencilere ikinci evleri olduğunu vurguladı.
Ersoy, programın başarıyla yürütülmesini sağlayan Yunus Emre Enstitüsü, paydaşları, akademisyenler, koordinatörler ve rehberlere teşekkür ederek, katılımcılara da Türkiye'ye ve diline gösterdikleri teveccüh için teşekkür etti.
Kültürel Bağların Güçlenmesi
YEE tarafından düzenlenen Türkçe Yaz Okulu 2025 programına 69 ülkeden 735 öğrenci katıldı. 7-30 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşen etkinlikte, katılımcılar Türkçe’yi sadece iletişim aracı olarak değil, aynı zamanda dostluk, hoşgörü, kültür ve sanatın taşıyıcısı olarak deneyimleme fırsatı buldu.
Öğrenciler, 23 şehirde ağırlanarak, 29 üniversite ile yapılan işbirliği sayesinde yerel halkla etkileşimde bulundu, dil becerilerini geliştirdi ve Türk kültürünü yaşayarak öğrendi.
