İsrail'in Kudüs'teki Saldırıları: Kudüs'ün doğusundaki Han el-Ahmer bedevi topluluğundan 25 ailenin, İsrail ordusunun korumasındaki İsrail saldırıları sebebiyle göçe zorlandığı aktarıldı. Bedevi Haklarını Savunma Örgütü (BEYDER) Genel Müdürü Hasan Malihat, yaptığı açıklamada bu durumun Filistin topraklarının gasbedilmesi neticesinde meydana geldiğini belirtti.
Fanatik Eylemler ve Korku Atmosferi: Malihat, fanatik Yahudilerin fiziksel saldırılar, mülklere zarar verme ve korkutma eylemlerinde bulunduğunu hatırlatarak, bu tür eylemlerin bazı Filistinli aileleri güvenlik kaygısıyla topraklarını terk etmeye zorladığını ifade etti. İsraillilerin bu saldırılarının, uluslararası insancıl hukuku ihlal ettiğini vurguladı.
Demografik Politikalar ve Gelecek Endişeleri: Malihat, İsrail'in Kudüs çevresindeki bedevileri yerinden etme ve yasa dışı yerleşimleri genişletme amacı güden bir politika izlediğini belirtti. Han el-Ahmer köyünün tamamen yıkılma tehdidi altında olduğunu bildirdi. Ayrıca, İsrail’in bölgedeki baskı aracılığıyla aileleri göçe zorladığını dile getirdi.
Diğer Bedevi Aileler Üzerindeki Etkisi: Malihat, saldırıların devam etmesi durumunda köydeki diğer ailelerin akıbetinin belirsiz olduğunu kaydetti. Daha önce, işgal altındaki Batı Şeria'da, 4 Temmuz'da 50 bedevi ailenin zorla yerinden edildiği bildirilmişti.
Artan Saldırılar ve Kaybın Boyutu: Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Komiteler, 7 Ekim 2023 tarihinden itibaren, işgal altındaki Batı Şeria'da ve Doğu Kudüs'te, Gazze’ye yapılan saldırılarla birlikte gözaltılar, baskınlar ve saldırılarda önemli bir artış yaşandığını belirtiyor. Bu süreçte en az 991 Filistinli hayatını kaybetti, yaklaşık 7 bin kişi yaralandı ve 17 bin 500'den fazla kişi gözaltına alındı.