Koca Yusuf, 1885 yılında Kırkpınar'da başpehlivan unvanını kazanarak Türk güreşinin sembol isimlerinden biri haline geldi. 127 yıl önce hayatını kaybettiği gemi kazasıyla anılan Koca Yusuf, sadece Türkiye'de değil, uluslararası arenada da Türk güreşini temsil eden bir efsane olarak tarihe geçti.
Koca Yusuf'un Hayatı ve Başarıları
1857 yılında Bulgaristan'ın Şumnu kasabasındaki Karalar köyünde dünyaya gelen Koca Yusuf, Türk güreşinin ilk grekoromen pehlivanlarından biri olarak biliniyor. Kendisi, ‘sırtı yere getirilemeyen pehlivan’ unvanıyla tanınırken, Şumnulu Dursun Pehlivan, Nasuhçulu Kel İsmail Pehlivan ve Pomak Osman gibi dönemin ünlü güreşçileri tarafından yetiştirildi.
Kırkpınar'da 1885 yılında Kel Aliço ile yaptığı tarihi güreş, birlikte 26 yıl boyunca süren başpehlivanlık dönemini başlattı. Kel Aliço'nun güreşi bırakmasıyla Koca Yusuf, başpehlivanlığı almış oldu. Ardından, Kel Aliço'nun çırağı Adalı Halil'i iki kez yenerek pehlivanlık kariyerine büyük bir ivme kazandırdı.
Uluslararası Arenada Başarılar
1894 yılından itibaren Avrupa ve ABD'de müsabakalara katılan Koca Yusuf, Fransa'da üç yıl boyunca hiç yenilmeyerek adını duyurdu. Amerika'ya gittiğinde katıldığı 33 müsabakayı da kazanarak 'Türk gibi güçlü' ifadesinin dünyaya yayılmasına vesile oldu.
Trajik Bir Son
Koca Yusuf, 1898 yılında ABD'den dönerken Atlantik Okyanusu'nda yaşanan bir gemi kazasında hayatını kaybetti. Kendisiyle ilgili efsaneler, ölümünden sonra da yaşamaya devam etti. Mezarının Portekiz'in Azor Adaları'ndaki bir kilisenin bahçesinde olduğu iddiaları üzerine Türkiye Güreş Federasyonu, konuyla ilgili bir komisyon kurdu.
Unutulmaz Bir Miras
Koca Yusuf, Rıza Tevfik'in 1900 yılında kaleme aldığı 'Güreşte Avrupa ile Türk usulü arasındaki fark ve müşahebet' adlı yazısında 'Koca Yusuf' lakabıyla anıldı. Efsanevi pehlivan, yaptığı güreşlerden hiç yenilmeyerek ve heybetiyle dünya genelinde 'Korkunç Türk' (Terrible Turk) olarak tanındı.