Jean‑Michel Ducomte: Lecornu'nun istifası Macron ittifakındaki anlaşmazlıktan kaynaklandı
Siyaset Bilimci Jean‑Michel Ducomte, Fransa'da Başbakan Sebastien Lecornu'nun istifasının, Cumhuriyetçiler Partisi (LR) ile Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un meclis ittifakı arasındaki anlaşmazlıktan ve siyasi ihtiraslardan kaynaklandığını söyledi.
Atama, hükümet kurma ve istifa süreci
Ducomte, 9 Eylül'de Macron tarafından başbakan atanan Lecornu'nun 5 Ekim'de hükümeti kurmasından sonra yaşananların siyasi krizi derinleştirdiğini
Ducomte, Lecornu'nun hükümeti kurmasından 17 saat sonra istifa ederek yalnızca 27 gün görevde kaldığını hatırlattı. Haber kaynaklarında sürecin farklı anlatımları bulunmasına rağmen Ducomte, istifanın arkasında ittifak içi gerilimler olduğunu vurguladı.
Eşi benzeri görülmemiş bir siyasi istikrarsızlık
2024 erken genel seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanı Macron'un, mecliste en fazla milletvekiline sahip solcu Yeni Halk Cephesi (NFP) ittifakından bir başbakan atamayarak merkez sağcı isimleri tercih etmesinin tartışmaya yol açtığını belirten Ducomte, daha önce Michel Barnier ve François Bayrou'nun da başbakan olarak atanıp görev süresinin kısa olduğunu anımsattı.
Ducomte, Barnier ve Bayrou hükümetlerinin çoğunluğu temsil etmediği gerekçesiyle muhalefet tarafından düşürüldüğünü ve bunun sonucunda Fransa'da 5. Cumhuriyet döneminde eşi benzeri görülmemiş bir siyasi istikrarsızlık yaşandığını söyledi.
Siyasi ihtirasların rolü
Ducomte, Lecornu hükümetinde yer alan isimler arasındaki kişisel hırslar ve çatışmaların istifada etkili olduğunu vurguladı. Özellikle Cumhuriyetçiler Partisi üyesi İçişleri Bakanı Bruno Retailleau'nun tutumuna işaret etti.
Ducomte, eski Maliye Bakanı Bruno Le Maire'nin Lecornu'nun kabinesinde yer almasının Cumhuriyetçi cephede tepkiyle karşılandığını; LR Genel Başkanı ve İçişleri Bakanı Bruno Retailleau'nun bunun "kötü bir yaklaşım" olduğunu düşündüğünü aktardı.
Ducomte, "Cumhuriyetçilerin hükümete verdikleri desteği çekmeleri yeterli oldu ve Lecornu istifa etmek zorunda kaldı." değerlendirmesinde bulundu.
Bütçe ve acil hükümet kurulması gereği
Ducomte, hükümetin kurulmasının özellikle 2026 bütçesinin gecikmeden onaylanması için acil olduğunu belirtti. Fransa'nın kamu borçları ve 2025 bütçesini gecikmeli onaylamış olması nedeniyle Avrupa Birliği'nin dikkatinde olduğunu, yeni bir gecikmenin Birlik tarafından hoş karşılanmayacağını söyledi.
31 Aralık'tan önce parlamentonun bir bütçe üzerinde uzlaşması gerektiğini hatırlatarak, "Bu yüzden siyasi sınıfın önündeki en önemli şeyin bütçeyi geçirmek olduğu akılda tutulmalı." dedi.
Macron'un önündeki seçenekler
Ducomte, Lecornu'nun istifası sonrası Macron'un önünde üç seçenek bulunduğunu söyledi: Cumhurbaşkanının istifa etmesi, Ulusal Meclisi feshetmesi ya da yeni bir başbakan ataması. Ducomte, en olası seçeneğin yeni bir başbakan atamak olduğunu ifade etti.
İstifa veya meclisi feshetmenin riskleri olduğuna dikkat çekerek, teknokratlardan oluşan bir hükümet kurulabileceğini veya merkez blok ile uzlaşı sağlanırsa sol kanattan bir başbakan atanabileceğini belirtti.
Siyasi istikrarsızlığın sonuçları ve aşırı sağ
Ducomte, son üç yıldır süren siyasi istikrarsızlığın aşırı sağın işine geldiğini söyledi. Aşırı sağın deneyimsizliğini avantaja çevirdiğini ve 2027 cumhurbaşkanlığı seçimleri bağlamında anketlerin bu ihtimali gündeme getirdiğini aktardı.
Merkez sağ ve merkez sol partilerin söylemlerini yenilemeleri gerektiğini belirten Ducomte, aşırı sağın iktidara gelmesinin Fransa'nın siyasi kültüründe köklü değişikliklere yol açabileceği uyarısında bulundu.
Bütçe anlaşmazlıkları ve önceki hükümetler
Ducomte, Michel Barnier hükümetinin 3 aylık görev süresinin ardından 2025 bütçe görüşmelerinde yaşanan uzlaşmazlık nedeniyle 4 Aralık 2024'te muhalefetin gensoru önergesiyle düşürüldüğünü; Cumhurbaşkanı Macron'un 13 Aralık 2024'te François Bayrou'yu başbakan atadığını hatırlattı.
Bayrou hükümetinin 8 Eylül'de güvenoyu alamayarak düşmesi ve sonra Macron'un 9 Eylül'de Savunma Bakanı olarak görev yapan Sebastien Lecornu'yu başbakan ataması sürecinin, bütçe anlaşmazlıklarının hükümet istikrarsızlığında merkezi rol oynadığını gösterdiğini belirtti.
