İstanbul'da 'Yenidoğan çetesi' davasının 32. duruşması başladı
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, aralarında örgüt elebaşısı olduğu iddia edilen Dr. Fırat Sarı'nın da bulunduğu tutuklu 6 sanık ile bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Bazı sanıklar ise SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katıldı.
Duruşma salonunda basın mensuplarının takip ettiği oturumda polis ekipleri yoğun güvenlik önlemi aldı. Duruşma, savunma avukatlarının beyanlarının alınmasıyla devam ediyor.
İddianamenin içeriği ve örgütün iddia edilen işleyişi
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 1.399 sayfalık iddianame'ye göre, suç örgütünün sevk ve idaresinin Dr. Fırat Sarı tarafından yapıldığı, örgütün sevk ve idaresini ise Dr. İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir'in yürüttüğü belirtiliyor.
İddianamede, örgütün amaçları arasında işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf etmek, ünitelerin doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynayarak Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)'ndan üst sınırda ödeme almak olduğu kaydediliyor. Ayrıca hasta bebeklerin durumunun olduğundan ağır gösterildiği, gereğinden uzun yatırılarak SGK'den yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla ücret alındığı iddia ediliyor.
İddianameye göre, bebekler uygun sağlık hizmeti sunacak hastanelere sevk edilmek yerine, örgütün kârlı bulduğu özel hastanelere yönlendirildi ve elde edilen gelir örgüt üyeleri arasında paylaştırıldı. Esas amacın bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi değil, maddi kazancın maksimize edilmesi olduğu vurgulanıyor.
Ceza istemleri
İddianamede, Dr. Fırat Sarı ve Dr. İlker Gönen için, 10 bebeğin ölümü nedeniyle "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "nitelikli dolandırıcılık" ve "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçlarından 10 kez, "resmi belgede sahtecilik" suçundan da 11 kez uygulanmak üzere her bir sanık için 177 yıl 6'şar aydan 582 yıl 9'ar aya kadar hapis cezası talep ediliyor.
Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi", "kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası isteniyor. Diğer 8'i kadın 44 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülüyor.
Soruşturma sürecindeki diğer gelişmeler
Soruşturma kapsamında İstanbul'da 9, Tekirdağ Çorlu'da 1 olmak üzere toplam 10 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş; bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edilmişti.
Ayrıca soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin'i makamında ölümle tehdit edenler tutuklanmıştı. Dava sürecinde sanıklardan İlker Gönen, Antalya'da tutuklu bulunduğu cezaevinde 1 Şubat'ta intihar etmişti.
Birleştirme ve dosya ayrımı
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan, "yenidoğan çetesi"ne yönelik ve Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'nın fezlekesi doğrultusunda düzenlenen 57 sayfalık iddianame'de 13 kişi şüpheli olarak, Sosyal Güvenlik Kurumu ise "suçtan zarar gören" taraf olarak yer alıyordu. Bu iddianame ana dosyayla birleştirildi; firari hemşire Serenay Şenkalaycı her iki dosyada da şüpheli olarak bulunuyor.
Mahkeme başkanı, cumhuriyet savcısını tehdit eden sanık Mustafa Kemal Zengin'in dosyasını ayırmış; böylece davadaki sanık sayısı 57 olarak devam ediyor.
Duruşma takvimi ve savunma süreçleri devam ederken mahkeme önümüzdeki oturumlarda delil değerlendirmesi ve tanık beyanlarına ilişkin kararlar alacak.