İstanbul'da 26 sanığın yargılanmasına başlandı
İstanbul'da, haklarında "malvarlığı değerlerinin gayrimeşru kaynağını gizlemek", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "Vergi Usul Kanunu'na muhalefet" ve "resmi belgede sahtecilik" gibi suçlamalar bulunan sosyal medya fenomeni ve güzellik merkezi sahibi Neslim Güngen ile eşi İnanç Güngen'in de aralarında bulunduğu toplam 26 sanığın yargılanmasına başlandı.
Duruşma, Küçükçekmece 6. Ağır Ceza Mahkemesinde yapıldı. Salonda, aralarında tutuklu olan bazı sanıkların yanı sıra tutuksuz sanıklar, 4 müşteki ve taraf avukatları yer aldı.
Sanık beyanları ve duruşma görüntüsü
Tutuklu sanık Neslim Güngen savunmasında suçlamaları reddetti; güzellik salonu işletmeciliği yaptığını, istihdam sağladığını ve "fenomen" olmadığını belirterek, "Tek derdim çocuklarım." dedi.
Tutuklu sanık Oğuzhan Küllü, 2017 Temmuz ayında Neslim Güngen Güzellik Merkezi'nde muhasebeci olarak göreve başladığını, güzellik cihazlarının satışını yaptığını ve finans müdürüne bildirimde bulunduğunu anlattı; kendisine isnat edilen suçu kabul etmediğini ve imza yetkisinin bulunmadığını savundu.
Tutuklu sanık Ali Osman Tunca ise hiçbir sözleşme işleminde yer almadığını, sahte evrak ve örgüt üyeliği suçlamalarını kabul etmediğini, İnanç Güngen'in kendisine "çanta çanta para verdiği" iddiasını reddederek tahliye talep etti.
Duruşma sırasında tutuklu ve tutuksuz sanıklar arasında zaman zaman sözlü tartışmalar yaşandı; salondaki jandarma görevlileri müdahalede bulundu. Mahkeme heyeti salonun yetersiz olduğunu belirterek duruşmanın Silivri'deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nun karşısındaki salonda sürdürülmesine karar verdi ve duruşmayı yarına erteledi.
İddianamede yer alan iddialar
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 10 kişi "mağdur", 6 kişi "müşteki" ve 26 kişi "sanık" olarak yer alıyor. İddianamede, 10 Kasım 2023 tarihinde İstanbul Emniyeti Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne iletilen şikayet dilekçesi kaydedildiği ifade ediliyor.
İddianamede bazı müştekilerin ifadelerine göre, Neslim Güngen'in merkezi sonrasında bazı mağdurlarda vücutta yanık, enfeksiyon ve kalıcı yaralanmalar görüldüğü tespit edildiği aktarılıyor. Ayrıca örgütün sahte kalfalık ve usta öğretici belgeleriyle eğitim düzeyi yeterli olmayan personel çalıştırdığı, Sağlık Bakanlığı onayı olmayan sahte belgelerle kayıt dışı cihazlar kullanıldığı ve halk sağlığının tehlikeye atıldığı iddia ediliyor.
İddianame, örgütün franchise modeliyle yürüttüğü faaliyetlere ilişkin ayrıntılar da içeriyor. İnanç Güngen ve Neslihan Güngen tarafından yönetildiği öne sürülen örgütün; franchise sözleşmesi yapmayı kabul edenleri ikna etmek için sade içerikli sözleşmeler, yüksek ciro ve kısa sürede yatırımın amorti edildiğini gösteren sahte videolar kullandığı, daha sonra farklı içerikli sözleşmeleri imzalattığı iddia ediliyor. Bu yolla franchise ortaklarının ağır şartlı sözleşmelerle zarara uğratıldığı ve yüksek hacimli haksız kazanç elde edildiği öne sürülüyor.
İddianamede ayrıca cihazların CE belgesinin bulunmadığı, belgelerin sahte üretildiği, arıza durumunda teknik servis ve garanti süreçleri verilmediği, franchise bayilerine zorla ürün satıldığı ve tehditlerle baskı uygulandığı belirtiliyor. Sözleşmeyi feshetmek isteyenlerden hileyle imzalatılan şartlara dayanarak fesih bedeli alındığı, bedel vermeyen bayilerin mal varlıklarına yönelik baskı uygulanarak çalışanların üzerine mal devri yapmaları istenebildiği kaydediliyor.
Hazırlanan MASAK raporlarında örgütün para transferlerinin aynı banka üzerinden gerçekleştirildiği ve bu bankadan yüksek meblağlarda kredi sağlamak için sahte faturalar düzenlendiğinin tespit edildiği bildiriliyor.
İddianamede, Neslim Güngen ve eşi İnanç Güngen hakkında "Vergi Usul Kanunu'na muhalefet", "malvarlığı değerlerinin gayrimeşru kaynağını gizlemek", "banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında dolandırıcılık", "zehirli madde imali ve ticareti yapmak" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından ayrı ayrı 49 yıl 8 aydan 154 yıla kadar hapis cezası talep edildiği belirtiliyor. Diğer 24 sanık için de benzer suçlardan değişen sürelerde hapis cezası isteniyor.
