İsrail, 13 Haziran'da İran'a başlattığı ve 12 gün süren saldırılar boyunca muhalefetini bir kenara bırakıp ordusunun arkasında durarak ulusalcı bir tutum sergiledi. Bu dönemde, muhalefetin hükümete yönelik eleştirileri önemli ölçüde azaldı.
İran, İsrail'in ulusal güvenlik tehdidi olarak gördüğü en önemli aktörlerden biri olarak kabul ediliyor. Geçmişteki çatışmalara kıyasla bu 12 günlük süreç, ülkenin tarihinde önemli bir yere sahip.
Özellikle Hamas'ın 7 Ekim 2023 tarihindeki saldırısı sırasında hükümetin eleştirildiği bir dönem yaşanmasına rağmen, İran'a karşı düzenlenen saldırılar muhalefetin tavrını değiştirdi. Kamuoyu anketleri, Netanyahu'nun popülaritesinin arttığını gösteriyor. Başbakan Netanyahu, İran füzelerinin isabet ettiği bölgeleri ziyaret ederek halkla buluşması dikkat çekti.
Tel Aviv merkezli Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsünün (INSS) 22 Haziran'da yayımladığı anket, İsrail'deki Yahudi nüfusun %88'inin İran'a yapılan saldırıları desteklediğini ortaya koydu. Arap nüfusunun ise yalnızca %16'sı bu saldırıları desteklerken, %68'i karşı çıktı.
İsrail siyasetinde, muhalefet liderleri de bu süreçte hükümete eleştirilerini asgariye indirerek ordu ve güvenlik teşkilatlarına destek verdiler. Gelecek Var (Yesh Atid) partisi lideri Yair Lapid, saldırıların başlangıcında güvenlik güçlerine destek verdiğini açıkladı. Hükümetin diğer muhalefet liderleri de benzer şekilde açıklamalarda bulundu.
Avigdor Liberman gibi sağcı liderler, İran'a karşı saldırıların devam etmesi gerektiğini savundu. Eski Başbakan Naftali Bennett de saldırılara destek vererek muhalefet eleştirilerine son verdi.
Buna karşılık, muhalefet içinden farklı görüşlere sahip olan Yair Golan, Iran'a yapılan saldırıları güvenlik açısından bir başarı olarak nitelendirerek şartlı destek sundu. Golan, ayrıca ateşkesin sağlanmasının İran’ın nükleer silah çalışmalarını engellemesine yardımcı olacağına dikkat çekti.
İsrail'in 13 Haziran'da başlattığı saldırılar, İran'ın yanıt vermesiyle karşılaşırken, tartışmalı süreç, iki ülke arasındaki çatışmaların ne kadar derin olduğunun bir göstergesi oldu. ABD’nin aracılığıyla 24 Haziran'da duyurulan ateşkes, karşılıklı saldırılara son verdi.