İspanya’nın Torre-Pacheco kentinde, temmuz ayında yaşlı bir İspanyol'un, Fas kökenli olduğu düşünülen kişiler tarafından öldürülmesinin ardından ülkede Faslı göçmenlere karşı ırkçı söylemlerin arttığı gözlemleniyor. Uzmanlar, bu olayın aşırı sağ tarafından istismar edildiğini, Faslı göçmenlere karşı nefreti körüklemek ve yasal haklarını hedef almak için kullanıldığını belirtiyor.
Yerel medya, yaşlı adamın öldürülmesinden sonra kasabada Faslı göçmenlere yönelik saldırılara dair görüntüler yayımladı. Fas merkezli haber sitesi "Tanja7", bu olayın ardından bazı aşırı sağcı grupların ve Vox Partisi üyelerinin ırkçı söylemlerini hızlandırdığına dikkat çekti. Bu kışkırtmaların, bölgedeki Fas toplumuna yönelik düşmanlık ve ırkçılığı artırdığı bildirildi.
Faslı göçmen hakları ve olayları araştırmacısı Halid Menna, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Bu olayın ardından Faslı göçmenler haksız yere suçlandı, bu da yeni bir ırkçı saldırı dalgasına neden oldu." dedi. Menna, aşırı sağın bireysel olayları sistematik olarak kullandığını ve göçmenleri toplumun ekonomik ve güvenlik sorunlarının sorumlusu gibi göstermeye çalıştığını söyledi.
Saldırının failiyle herhangi bir topluluğun doğrudan bağlantısının kanıtlanmamış olmasına rağmen, göçmen karşıtı suçlamaların hızla yayıldığını belirten Menna, bu durumun medya ve yerel siyaset kurumlarının hassas konuları ele alırken sergiledikleri eksiklikleri ortaya koyduğuna vurgu yaptı.
Menna, "Aşırı sağ, bu tarz olayları bir fırsata çevirme stratejisi geliştiriyor," diyerek benzer olayları sürekli beklediklerini ve bu durumun göçmen karşıtı politikaların meşrulaştırılmasına olanak tanıdığını ifade etti. Sosyal medya kullanıcıları ve bazı sağcı liderlerin açıklamalarının da bu yaklaşımı beslediğini vurgulayarak, bu söylemlerin toplumsal sonuçlarının da olduğunu belirtti.
Çözüm önerileri arasında, medyanın göçmenleri olumsuz bir şekilde sunmak yerine daha pozitif bir çerçeve sunması gerektiğini vurgulayan Menna. Ayrıca eğitim alanında birlikte yaşama ve çeşitliliğe saygı eğitiminin önemine dikkat çekti. Menna, Avrupa’daki aşırı sağın göçmen politikalarında kısıtlamaları artırması nedeniyle göçmenlerin temel haklarının tehdit edildiğini belirtti.
Fas Vatandaşlık ve İnsan Hakları Derneği, İspanya’daki topluluklara yönelik ırkçılığı kınadığını ve Faslıların insan haklarına dayalı bir mücadele yürütmelerini talep etti. Öte yandan, İspanya, Fransa'nın ardından en çok Faslının yaşadığı ikinci ülke konumunda bulunuyor ve bir milyonu aşan Faslı nüfusla dikkat çekiyor. İspanya Entegrasyon, Sosyal Güvenlik ve Göç Bakanlığına bağlı "Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığına Karşı Gözlemevi"nin haziran raporuna göre, bir ayda 54 binden fazla nefret söylemi olayı kaydedildi ve bu olayların %81’i Kuzey Afrika kökenli göçmenleri hedef alıyor.
Bu durum, Avrupa'da İslam karşıtlığının arttığı ve aşırı sağ partilerin İslamofobiyi siyasi kazanç aracı olarak kullandığı anlamına geliyor. Avrupa Birliği İnsan Hakları Ajansı da, ırkçılık ve ayrımcılıkla ilgili büyük bir artış yaşandığını dile getirmiştir.
