IMF'den Japonya Ekonomisi Açıklamaları
Uluslararası Para Fonu (IMF), Japonya'da politika faizinin 2027 sonuna kadar nötr seviyeye ulaşmasının beklendiğini bildirdi. Bu öngörü, IMF'nin Japonya ekonomisine yönelik 4. madde konsültasyonu çerçevesinde gerçekleştirdiği denetimlerin sonuçları doğrultusunda açıklandı.
Enflasyon ve İş Gücü Piyasası Üzerine Değerlendirmeler
Açıklamada, 30 yıl boyunca sıfıra yakın seyreden enflasyonun ardından Japonya ekonomisinin sürdürülebilir bir şekilde yeni bir dengeye yaklaşabileceğine dair işaretler bulunduğu belirtildi. Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) %2'lik hedefini son iki yılı aşkın sürede aşan enflasyon, sıkı iş gücü piyasası ile 1990'lardan bu yana en güçlü ücret artışlarının sağlandığını gösteriyor.
Ancak, Japonya'nın yaşlanan nüfusu ve yüksek kamu borcu nedeniyle karşı karşıya kaldığı zorluklar devam ediyor. IMF, politika öncelikleri arasında enflasyon beklentilerinin yeniden çıpalaması, mali tamponların güçlendirilmesi ve potansiyel büyümeyi destekleyecek iş gücü piyasası reformlarının ilerletilmesi gerektiğini vurguladı.
Beklentiler ve Riskler
IMF, Japonya'nın ekonomik büyümesinin 2025'te hızlanacağını ve enflasyon üzerindeki ücret artışının hanehalkının harcanabilir gelirini artırarak özel tüketimi güçlendireceğini öngörüyor. Bu yıl ülke ekonomisinin %1,1, gelecek yıl ise %0,8 büyümesi tahmin ediliyor.
Ancak, büyümeye yönelik risklerin daha çok aşağı yönlü olduğu vurgulanıyor. Dışarıda küresel ekonomik yavaşlama, jeoekonomik ayrışma ve artan ticaret kısıtlamaları gibi faktörler; içeride ise reel ücretlerin artmaması durumunda tüketimde yaşanacak zayıflama gibi riskler bulunuyor.
Kamu Borcunun Geleceği
Ayrıca, kamu borcunun GSYH oranının kısa vadede düşmesi beklenirken, 2030 yılına kadar yüksek faiz faturasının ve yaşlanan nüfus için sağlık harcamalarının artacağı, bu durumun büyük kamu borcunun ödeme maliyetini iki katına çıkaracağı tahmin ediliyor.
IMF, mevcut para politikası duruşunun uygun olduğunu ve enflasyon beklentilerinin %2 hedefine ulaşılmasını sağlaması gerektiğini ifade etti. Politika faizinin 2027'ye kadar nötr seviyeye ulaşması için destekleyici önlemlerin kademeli olarak geri çekilmesi gerektiğini belirtti. Döviz kuru esnekliğinin dış şokları absorbe etme konusundaki önemine de dikkat çekildi.