Türkiye'nin Kahve Üretimindeki Potansiyeli
Hacettepe Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vural Gökmen, iklim değişikliğinin Türkiye'nin bazı bölgelerinde kahve yetiştirilmesine olanak sağlayabileceğini vurguladı. İklim değişikliğine bağlı olarak tropikal iklim özelliklerinin daha sık görülmesi, kahve üretimi konusunda yeni perspektifler sunmaktadır.
Kahve Üretiminde Dünya Genelindeki Durum
Gökmen'in açıklamalarına göre, kahve dünyada en çok tüketilen içecekler arasında yer almakta ve günde 2 milyar fincanın üzerinde tüketilmektedir. Kahve bitkisi türleri arasında Arabica ve Robusta'nın en yaygın olanları olduğu belirtilmiştir. Arabica, 18-24 derece, Robusta ise 22-28 derece sıcaklıkta başarılı bir şekilde yetişmektedir.
İklim Değişikliğinin Olumsuz Etkileri
İklim değişikliği, tropikal iklimlerde bulunan kahve yetiştirme alanlarını olumsuz yönde etkileyebilir. Düzensiz hava olaylarının, özellikle kuraklık ve selin ortaya çıkması, kahve verimini ve kalitesini ciddi şekilde sarsmaktadır. Gökmen, sıcaklık artışının da kahvenin yetiştiği iklim koşullarını değiştirme riski barındırdığını vurguladı.
Türkiye'de Kahve Üretimine Olası Geçiş
Kahve üretiminde potansiyel olarak Türkiye'nin adı geçmekte. Gökmen, Cumhuriyet sonrası Doğu Karadeniz ve Çukurova gibi bölgelerinin tarım açısından elverişli olduğunu belirtiyor. Bu alanlarda yapılan tarım uygulamaları, kahve plantasyonları için uygun koşullar yaratabilir.
Küçük Çiftçilerin Desteklenmesi
Kahve üretiminin büyük bir kısmı küçük ölçekli çiftçiler tarafından gerçekleştirilmektedir. Latin Amerika, Afrika ve Asya'daki çiftçilerin genellikle 2 hektardan daha küçük arazilerde kahve yetiştirdiği göz önüne alındığında, bu üreticilerin ekonomik ve teknik açıdan desteklenmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
Sonuç olarak, iklim değişikliği, Türkiye'nin hem güney hem de kuzey bölgelerinde kahve üretimi için yeni fırsatlar sunarken, bu süreçte dikkat edilmesi gereken önemli hususlar bulunmaktadır.