DOLAR
40,15 -0,02%
EURO
47,03 0,03%
ALTIN
4.336,36 -0,08%
BITCOIN
4.714.843 0,38%

Hukukçular, İsrail'in 'Madleen' Gemisine Müdahalesini Değerlendiriyor

İsrail'in 'Madleen' gemisine uluslararası sularda müdahalesi, uluslararası hukukun ihlali olarak değerlendirildi.

Yayın Tarihi: 21.06.2025 11:07
Güncelleme Tarihi: 21.06.2025 11:07

Hukukçular, İsrail'in 'Madleen' Gemisine Müdahalesini Değerlendiriyor

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yücel Acer, İsrail'in Gazze'ye insani yardım taşıyan "Madleen" gemisine gerçekleştirdiği müdahalenin uluslararası hukukun açık ihlali olduğunu belirtti. 9 Haziran'da, Katanya'dan Gazze'ye hareket eden geminin, uluslararası sularda engellenmesi hukukçular tarafından şiddetle eleştirildi.

Uluslararası Deniz Hukuku ve Müdahale

Acer, uluslararası sularda, hiçbir devletin diğer devletlerin gemilerine müdahale hakkı bulunmadığını vurgulayarak, açığa çıkan olumsuz durumların yalnızca denetleme ile ilgili olabileceğini ifade etti. "Bu tür müdahalelerin kesinlikle uluslararası hukuka aykırı olduğunu" sözlerine ekledi.

Abluka ve İnsan Hakları

Acer, bir devletin güvenliği için abluka ilan edebileceğini ancak bunun insan haklarını yok sayan bir uygulama haline dönüşemeyeceğini belirtti. "Abluka uygulayan bir devlet, yardım gemilerinin geçişine izin vermemek gibi bir hakka sahip değil" diyerek, İsrail'in engelleyici tutumunun uluslararası hukuka aykırı olduğunu savundu.

İnsani Yardımın Engellenmesi ve Savaş Suçları

İsrail'in Gazze'deki sivillere insani yardım ulaştırılmasını engellemekte olduğuna dikkat çeken Acer, "İnsani yardımın engellenmesi bir savaş suçu sayılır" ifadelerini kullandı. Madleen gemisinin ana amacının uluslararası kamuoyuna, İsrail'in insani yardım taşıyan gemilere uyguladığı muameleyi ifşa etmek olduğunu belirtti.

Uluslararası Tepki ve Hukuksal Sorunlar

İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Yasin Şamlı ise müdahalenin Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi ve uluslararası insancıl hukuk çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti. "Madleen gemisi, insani yardım amacıyla Gazze'ye yönelmiş olup, herhangi bir askeri tehdit içermemektedir" dedi.

Cenevre Sözleşmeleri ve Soykırım İddiası

Şamlı, müdahalenin 1949 Cenevre Sözleşmeleri ile 1977 tarihli I No'lu ek protokolüne aykırı olduğunu ve uluslararası insancıl hukukun ihlalini oluşturduğunu ileri sürdü. Ayrıca, Uluslararası Adalet Divanı'nın 2024 yılına ait geçici tedbir kararının, İsrail'in Gazze'deki uygulamalarının soykırım suçunu doğurabilecek nitelikte olduğunu vurguladı.

Sonuç olarak, hem Acer hem de Şamlı, İsrail'in Gazze'deki insan hakları ihlalleri ve soykırım girişimlerine karşı uluslararası toplumun daha kararlı tepkiler göstermesi gerektiğini ifade etmişlerdir.