Halkbank'tan medyadaki iddialara ilişkin resmi açıklama
Halkbank, bir medya kuruluşunda yer alan ve bankanın bazı şirketlerle kredi ilişkileri ile İstanbul Finans Merkezi (İFM) binası ihalesine dair ileri sürülen iddiaları asılsız olarak nitelendirdi. Banka, yayınların hem kurum hem de Genel Müdür Osman Arslan'ı hedef aldığını belirtti.
İddialara yönelik bankanın savunması
Açıklamada, Bodrum'da düzenlendiği öne sürülen lüks doğum günü partisi haberi ile başlayan paylaşımların kamuoyuna tamamen gerçek dışı olduğu duyuruldu. Banka, aynı gazetenin devam eden yayınlarında yer alan İFM ihalesi ve bazı şirketlerle kredi ilişkilerine ilişkin iddiaların da gerçeği yansıtmadığını bildirdi.
Bankanın açıklamasına göre, haberde adı geçen şirketle bankanın ticari ilişkisi Genel Müdür Osman Arslan'ın göreve başlamasından çok öncesine dayanıyor. Ayrıca bankanın belirttiği hususlar arasında şunlar yer aldı: Genel Müdür'ün göreve başladığı tarihten bu yana bahse konu firmanın kredilerinde herhangi bir limit artışı yapılmamıştır, kredi koşullarında firmaya ayrıcalık tanınmamıştır ve bahse konu şirkete hiçbir zaman döviz kredisi kullandırılmamıştır. Bu nedenle döviz kredilerinin ucuz TL krediye çevrilmesi iddiasının mümkün olmadığı vurgulandı.
İhale süreci ve inşaat ödemelerine ilişkin açıklama
İFM'deki Halkbank binası yapım işinin mevzuata uygun olarak, çok sayıda katılımcının yer aldığı bir ihale ile ve Osman Arslan'ın göreve başlamasından önce sonuçlandırıldığı belirtildi. Banka, inşaat sürecinde adı geçen firmaya fazladan ödeme yapıldığı yönündeki iddiaları da tamamen gerçek dışı olarak nitelendirdi.
Denetim ve hukuki süreç vurgusu
Açıklamada ayrıca bankanın faaliyetlerinin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu ve ilgili mevzuata uygun yürütüldüğü, faaliyetlerin BDDK ve Sayıştay başta olmak üzere kamu denetim kurumları ve bağımsız denetim kuruluşları tarafından denetlendiği ifade edildi. Banka, hakkındaki yayınları mesnetsiz, asılsız ve iftira mahiyetinde olarak tanımlayarak bu tür yayınları kınadı ve Bankacılık Kanunu'nun 74. maddesi, Türk Ceza Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca sorumlular hakkında tazminat talepleri ile birlikte gerekli tüm adli yollara başvurulacağını kamuoyuna duyurdu.
