HAKMAR'a Yönelik FETÖ Soruşturmasında Yeni Gelişmeler
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) güncel finans yapılanmasına yönelik olarak yürütülen soruşturmada, HAKMAR şirketler grubunda %10 civarında ortaklığı bulunan İ.A'nın oğlu T.A'nın, savcılığa ihbarcı olarak ifade verdiği öğrenildi.
Soruşturmanın Kapsamı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yönlendirilen soruşturma kapsamında, tutuklama talebiyle sevk edilen 22 şüpheli arasında HAKMAR ve TATBAK zincir marketlerinin sahibi Zeki Doruk da yer alıyor. Savcılığın sevk yazısında, 2016'dan itibaren V.K. ve Ş.A'nın ifadeleriyle HAKMAR şirketler grubunun ortakları ve çalışanları hakkında örgüt üyeliğine dair iddialara yer verildiği belirtiliyor.
İlgili yazıda, Zeki Doruk'un ortağı olduğu şirketler üzerinden örgüte para aktarımına dair somut iddiaların araştırıldığı ifade ediliyor. Ayrıca, etkin pişmanlık hükümleri kapsamında alınan ifadeler ile birlikte, 44 ihbar sonucu soruşturmanın derinleştirildiği belirtilmektedir.
İhbarcı T.A'nın İddiaları
T.A, savcılığa verdiği ifadede, Zeki Doruk'un çevresinde FETÖ'nün güncel yapılanması çerçevesinde örgütsel faaliyetlere devam ettiğini ve HAKMAR üzerinden elde edilen paraların, örgüt üyeliği suçundan cezaevinde bulunan kişilerin ailelerine aktarıldığını öne sürdü.
Delillerin Toplanması ve Soruşturmanın Gelişimi
Soruşturma kapsamında elde edilen deliller arasında, MİT’in hazırladığı rapor ve emniyetin HTS çalışmaları da yer almakta. Doruk'a ait şirket kasalarında yapılan aramalarda, kendi el yazısıyla yazdığı bir vasiyetnameye ulaşıldığı belirtiliyor. Bu vasiyetnamede HAKMAR ve diğer şirketlerin faaliyetleri süresince zekatlarının FETÖ'ye verilmesini talep ettiği kaydedildi.
Tanıkların Beyanları
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan tanıkların ifadeleri, şüphelilerin örgüt mensuplarını fonlayarak destek verdiklerini ortaya koymaktadır. T.A ve İ.A'nın beyanları, bu süreçte önemli bir kaynak olarak değerlendirilmektedir.
Soruşturma devam ederken, şüphelilerin üzerine atılı suçlamalar doğrultusunda kuvvetli suç şüphesinin varlığı ve tutuklama nedenlerinin sürdüğü vurgulanmaktadır.