Gaziantep'te Terziliğe Geri Dönüş: Nuray Elçi Kızlarının Eğitimi İçin Makine Başına Geçti
Meslek geçmişi ve erken başlangıç
Gaziantep'te yaşayan 40 yaşındaki Nuray Elçi, ilkokulu bitirdikten sonra 11 yaşında ailesine destek olmak amacıyla kentteki bir terzi atölyesinde çırak olarak mesleğe başladı. Zaman içinde kalfa ve ardından usta seviyesine yükselen Elçi, 20 yaşında evlendikten sonra mesleğini bırakmak zorunda kaldı.
Evde başlayan yeniden çalışma süreci
Evli ve iki çocuk annesi olan Elçi, yaklaşık 10 yıl ara verdiği terziliğe önce evde, kendi dikiş makinesiyle komşuların onarım ve daraltma işleriyle yeniden başladı. Ev yemekleri yapıp satarak aile bütçesine katkı sağladığını da belirten Elçi, kısa sürede artan talep üzerine kızlarının eğitimi için kendi iş yerini açmaya karar verdi.
İş yeri, çalışma düzeni ve hedefler
Şahinbey ilçesi Beşyüzevler Mahallesi'nde dükkan kiralayan Elçi, iki dikiş makinesi ve terzi malzemeleriyle atölyesini kurdu. Kendi ifadesiyle günde ortalama 12 saat çalışarak müşterilerine hizmet veriyor; hem çocuklarını okutuyor hem aile ekonomisine katkı sağlıyor. Elçi, meslekte 20 yıllık tecrübesi olduğunu vurguladı ve işini sürdürürken hem eşine destek verdiğini hem de kızlarının iyi bir eğitim alması için çabaladığını söyledi.
Azim ve örneklik
Nuriye Elçi'nin hikâyesi, erken yaşta çalışmak zorunda kalan bir kadının eğitim imkânı sınırlı olsa da çocuklarının eğitimi için gösterdiği azmi ve girişimciliği öne çıkarıyor. Elçi, 'Mesleğimi çok seviyorum. Dikiş dikmeyi çok seviyordum. 10 yaşındaydım. Sabah 05.00 gibi kalkıyordum. Annemin siyah makinesi vardı ve sürekli dikiş yapmaya çalışıyordum. Bir defa parmağımı diktim. İğne içinde kaldı ama ben yine devam ettim. 8 kardeştik. Aile biraz mağdurdu. İşe girmek zorunda kaldık. Okulu bıraktık. İşe çıraklıktan başladım. 8-9 makineye tek başıma bakıyordum. Çalıştığım yerde patron bayandı. Gelin olunca beni makineye geçirdi. Direkt çıraklıktan makineciliğe geçtim' sözleriyle geçmişini anlattı.
Elçi, ayrıca 'Epey aradan sonra kendi iş yerimi 8 yıl önce kurdum. Önce İstanbul’da çalıştım. Sonra Gaziantep’e geldim ve bir karar aldım. Bu mesleği yapıyorsam kendime güvenmem lazım. İlk adımı atalım, eğer olursa oldu olmazsa kapatırım. Çok şükür oldu. Bayağı müşterim de var. Hayalim hemşire olmaktı. Fakat olamadım. Çalışmak istedim. Çok şükür çalıştım. Şimdi kendi paramı da kazanıyorum. Ben okuyamadım. Fakat çocuklarım mağdur olmasın, okusun diye çabalıyorum. Elimden gelen desteği de kızlarıma vermeye çalışıyorum. Eşime de destek oluyorum' diyerek işini ve motivasyonunu özetledi.
Sonuç olarak, Nuray Elçi'nin hikâyesi, yerel düzeyde kadın istihdamı, mesleki devamlılık ve çocukların eğitimine öncelik verilmesi bağlamında örnek teşkil ediyor; Gaziantep'te küçük bir atölyede başlayan bu girişim, hem aile ekonomisine hem de toplum içindeki kadın istihdamına katkı sunuyor.
GAZİANTEP'TE 11 YAŞINDA ÇIRAK OLARAK BAŞLADIĞI TERZİLİK MESLEĞİNİ EVLENDİKTEN SONRA BIRAKAN 2 ÇOCUK ANNESİ 40 YAŞINDAKİ NURAY ELÇİ, 10 YIL ARA VERDİĞİ MESLEĞİNE KIZLARI İÇİN TEKRAR DÖNDÜ.