Fransa-Cezayir İlişkilerinde Yeni Dönem
Fransız hükümeti, sınır dışı ettiği Cezayirli vatandaşların ülkelerine geri alınmaması sonrasında Cezayir ile olan ilişkilerinin gerilmesi üzerine yeni diplomatik kısıtlamaları yürürlüğe koydu.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, BFMTV'ye verdiği röportajda, "Fransızların çıkarını savunmak" amacıyla Cezayirli yetkililere yönelik yeni kısıtlamalar aldıklarını belirtti. Barrot, bu önlemlerin Cezayir ile ilişkilerin kötüleşmesiyle ilgili olduğunu ifade etti ve "Bunlar, Cezayir ile işbirliğinin yeniden sağlanması durumunda kaldırılacak geri döndürülebilir önlemlerdir" dedi.
Barrot, kısıtlamaların kaç kişiyi etkilediği ve hangi tarihten itibaren yürürlüğe girdiği hakkında detay vermedi. İlişkilerin gerginleşmesine yol açan olaylardan biri, 22 Şubat tarihinde Fransa'nın Mulhouse kentinde bir Cezayirlinin gerçekleştirdiği bıçaklı saldırıda bir kişinin hayatını kaybetmesi oldu. İçişleri Bakanı Bruno Retailleau, bu kişinin Cezayir tarafından geri alınması için 10 kez başvuruda bulunulduğunu, ancak Cezayir'in her seferinde bu talepleri reddettiğini vurguladı.
Son iki ayda Fransa'nın sınır dışı ettiği birkaç Cezayir vatandaşının, ülkesine giriş izni verilmemesi, Fransa hükümetinde büyük bir tepkiyle karşılandı. Cezayir, bu durumu Fransa'nın iki ülke arasındaki anlaşmalara uymaması olarak değerlendirdi.
Gerginliğin Tarihi ve Geleceği
Fransa ile Cezayir arasındaki ilişkiler son yıllarda giderek gerginleşiyor. Aynı zamanda, Fransa'nın Fas’ın Batı Sahra bölgesindeki özerklik planına destek vermesi, Cezayir’in bağımsızlık yanlılarıyla olan ilişkilerini daha da zorlaştırdı. Cezayir, Temmuz 2024’te France'ın bu desteğine tepki olarak Paris'teki büyükelçisini geri çekmeyi tercih etti.
İki ülke arasında Batı Sahra dışında çözüm bekleyen tarihi sorunlar da bulunuyor. Bu sorunlar arasında, Fransız yetkililerin hala iade etmeyi reddettiği Cezayir arşivi, Paris'teki İnsan Müzesi’nde bulunan halk devrimi liderlerinin kafatasları, Fransa'nın 1960-1966 yıllarında Cezayir Çölü’nde gerçekleştirdiği nükleer denemelerin kurbanları için tazminat ödenmesi ve Bağımsızlık Savaşı sırasında kaybolan 2200 kişinin akıbetinin açıklığa kavuşturulması da yer alıyor.
