Finansal Hizmetler Güven Endeksi Ağustosta 164,8'e Yükseldi
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), ağustos ayına ilişkin Finansal Hizmetler İstatistikleri ve Finansal Hizmetler Güven Endeksi'ni açıkladı. Araştırma, finansal sektörde faaliyet gösteren 147 kuruluşun yanıtlarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla hazırlandı.
Anket sonuçlarına göre Finansal Hizmetler Güven Endeksi (FHGE), ağustosta geçen aya kıyasla 2,8 puan artarak 164,8 seviyesine yükseldi.
Endeksi oluşturan yayılma endeksleri incelendiğinde, son üç aydaki iş durumu ile gelecek üç aydaki hizmetlere olan talep beklentisinin FHGE'yi artış yönünde etkilediği; buna karşın son üç aydaki hizmetlere olan talep göstergesinin endeksi aşağı çektiği görüldü.
İş durumu ve hizmet taleplerine ilişkin değerlendirmelerde, son üç ayda iş durumunda iyileşme yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya göre bir miktar güçlendiği, ancak son üç ayda hizmetlere olan talepte artış olduğu yönündeki değerlendirmelerin zayıfladığı tespit edildi. Buna karşılık, gelecek üç ayda hizmetlere olan talepte artış olacağı yönündeki beklentiler güçlendi.
İstihdama ilişkin değerlendirmelerde ise, son üç ayda istihdamda artış olduğunu bildirenler lehine olan seyrin güçlendiği, gelecek üç ayda istihdamda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin ise bir miktar zayıfladığı gözlendi.
Alt sektörlerdeki değişimler
2025 yılı Ağustos ayında, NACE Rev.2 sektör sınıflamasına göre "Finans ve Sigorta Faaliyetleri" sektöründe güven endeksleri alt sektörler itibarıyla değerlendirildiğinde, geçen aya göre "Finansal Hizmet Faaliyetleri" (sigorta ve emeklilik fonları hariç) sektöründe +2,7 puan, "Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Fonları" (zorunlu sosyal güvenlik hizmetleri hariç) sektöründe +1,5 puan ve "Finansal Hizmetler ile Sigorta Faaliyetleri için Yardımcı Faaliyetler" sektöründe +16,2 puanlık artış olduğu görüldü.
Sonuç olarak, FHGE'deki 2,8 puanlık artış, kısa vadeli iş durumu ve gelecek dönem talep beklentilerindeki güçlenmenin etkisiyle gerçekleşti; ancak son üç aylık talep göstergesindeki zayıflama, dikkat edilmesi gereken bir risk unsuru olarak öne çıkıyor.