Filistinli hak savunma kuruluşları, İsrail hapishanelerinin, tutulan Filistinliler için adeta "işkence merkezlerine" dönüştüğünü ifade etti. Filistin Esirler Cemiyeti, Filistin Kurtuluş Örgütü'ne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyeti ile Zamir Esirleri Koruma Kurumu tarafından yapılan ortak açıklamada, bu durumun son dönemde belirgin bir hal aldığı vurgulandı.
Özellikle, İsrail'in Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'ten bu yana başlattığı saldırıların, Filistinlilere yönelik cezaevlerinde yaşanan ihlaller açısından bir "dönüm noktası" oluşturduğuna dikkat çekildi. Bu kuruluşlar, İsrail'in hapishanelerde uyguladığı "işkence politikası"nı pek çok belge ve tanıkla kanıtladıklarını belirterek, "Soykırımın başlangıcından bu yana işkence politikası daha belirgin hale geldi" ifadesini kullandılar.
Ayrıca, Tel Aviv yönetiminin, Filistinlilerin tutulduğu cezaevlerini sistematik olarak "işkencehanelere" dönüştürdüğü belirtildi. Gazze'de alıkonulan Filistinlilerin, hapisteki kötü koşulları tanımlamak için "cehennem" ve "mezbaha" gibi ifadeler kullandığı aktarıldı.
Açıklamada, İsrail'in Batı Şeria'da gözaltına aldığı ve Gazze'de alıkoyduğu Filistinlilere karşı, "zalimce gözaltı sürecinden sonra sistematik korkutma, şiddetli dayak ve çeşitli acı verme yöntemleri" uygulandığına dair bilgiler verildi. Özellikle Gazze'de, alıkonulan bazı Filistinlilerin uzuvlarının kesilmesi gibi ağır ihlallerin yaşandığı ifade edildi.
7 Ekim 2023'ten bu yana, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda belirgin bir artış gözlemleniyor. İsrail, yaklaşık 3 bin 562 Filistinliyi "idari tutukluluk" kapsamına alırken, bu tutuklamaların 47'sinin kadın ve 440'tan fazlasını çocuklar oluşturduğu bildirildi. Ayrıca, İsrail'in Gazze Şeridi'nde alıkoyduğu ve "yasa dışı savaşçı" olarak sınıflandırdığı 2 bin 214 Filistinli bulunurken, ülkedeki toplam Filistinli sayısının 10 bin 400 olduğu belirtiliyor.