Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar’da düzenlenen 44. Körfez İşbirliği Konseyi Zirvesi’nde, İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, İsrail’in işlediği insanlık suçlarının hesabının sorulması gerektiğini belirterek, Gazze’ye insani yardım akışının kesintisiz devam etmesi çağrısında bulundu. Erdoğan, ayrıca, Türkiye-Körfez ülkeleri arasındaki işbirliğini güçlendirmek için somut adımlar atılması gerektiğini vurguladı.
Erdoğan, zirvede katılımcılara hitap etti. Zirvede bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Erdoğan, kendisini zirveye onur konuğu olarak davet eden Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’ye teşekkür etti.
Erdoğan, konuşmasında, İsrail-Filistin çatışmasının bölge ve dünya barışı için oluşturduğu tehdidi vurguladı.
Erdoğan, “Netanyahu yönetimi siyasi ömrünü uzatmak uğruna tüm bölgemizin güvenliğini, geleceğini tehlikeye atıyor. Çoğunluğu çocuk ve kadın 17 bin Filistinli masumun hayatını kaybetmesi insanlık suçudur, savaş suçudur. İsrail’in işlediği bu suçlar yanına kar kalmamalıdır.” dedi.
Erdoğan, Gazze’deki mezalimin Suriye’yi de içerecek bölgesel bir savaşa dönüşmesine fırsat vermememiz gerektiğini belirterek, “Önceliğimiz derhal kalıcı ateşkesin ilan edilmesi ve kesintisiz bir şekilde insani yardım akışının teminidir. Türkiye olarak, Gazze’ye insani yardım göndermeye devam ediyoruz. Gazze’ye giden gemilerimiz, İsrail’in saldırılarına maruz kalmadan, güvenli bir şekilde limana ulaşmalıdır.” diye konuştu.
Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:
"Gazze krizindeki bu ortak tavrımız, bölge ülkeleri olarak sorunlarımızı sahiplenme noktasında da bir örnek oldu. Zirvede alınan kararların takibini yapmamız önemlidir. Dışişleri Bakanları Temas Grubu çeşitli ülkelerde görüşmeler yürüttü, bu temaslara devam edecekler. Gazze'de kısa süreli geçici insani aranın sağlanması ve esir takası konusunda Katar'ın çabalarını takdirle karşılıyoruz. Tabii bu fasılanın kalıcı bir ateşkese dönüşmesini temenni ediyorduk ancak bu gerçekleşmedi. Netanyahu yönetimi siyasi ömrünü uzatmak uğruna tüm bölgemizin güvenliğini, geleceğini tehlikeye atıyor. Çoğunluğu çocuk ve kadın 17 bin Filistinli masumun hayatını kaybetmesi insanlık suçudur, savaş suçudur. İsrail'in işlediği bu suçlar yanına kar kalmamalıdır. Türkiye olarak bölgeye yönelik insani yardımlarımızı artırarak sürdürüyoruz. Bugüne kadar 12 uçak ve iki sivil gemi dolusu yardım malzemesini El-Ariş'e sevk ettik. Kanser hastaları ve çocuklar başta olmak üzere yaralıların, Türkiye'ye intikalini sağladık. Önceliğimiz, derhal kalıcı ateşkesin ilan edilmesi ve kesintisiz bir şekilde insani yardım akışının teminidir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son gelişmelerle birlikte 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen bir Filistin devletinin kurulmasının ehemmiyetinin bir kez daha görüldüğüne işaret ederek, "Bu maksatla garantörlük dahil, bölge ülkeleriyle birlikte sorumluluk almaya hazır olduğumuzu açıkladık. Gazze'deki mezalimin Suriye'yi de içerecek bölgesel bir savaşa dönüşmesine fırsat vermememiz gerekiyor." diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye-Körfez ülkeleri arasındaki ilişkilerin her geçen gün geliştiğini belirterek, zirveye katılımının, münasebetleri daha ileriye taşımanın bir tezahürü olduğunu dile getirdi.
Erdoğan, Körfez ülkeleriyle Türkiye’nin ticaret hacminin son 20 yılda 13 kat artarak geçen sene itibarıyla 23 milyar dolara ulaştığını aktararak, Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerine yeniden başlanması ve anlaşmanın kısa sürede yürürlüğe girmesinin ticareti daha da artıracağına işaret etti.
Erdoğan, savunma sanayi alanında Körfez’deki kardeşlerimizle çok farklı bir ivme yakaladıklarını ifade ederek, “Son hadiseler, bu alandaki işbirliğimizin ne kadar önemli ve stratejik olduğunu ortaya koydu. Ortak üretim ve finansman dahil savunma sanayindeki işbirliğimizi çeşitlendirmemizde fayda görüyorum.” dedi.
Erdoğan, zirve kapsamında, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Kuveyt Emiri Şeyh Nevvaf el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, Umman Sultanı Heysem bin Tarık, Bahreyn Kralı Hamad bin İsa Al Halife ve Birleşik Arap Emirlikleri Başkan Yardımcısı ve Başbakanı Şeyh Muhammed bin Raşid Al Maktum ile ikili görüşmeler gerçekleştirdiğini bildirdi.
Erdoğan, görüşmelerde, bölgesel ve küresel meselelerin yanı sıra ikili ilişkilerin geliştirilmesi konularını ele aldıklarını kaydetti.
Erdoğan, zirvenin ardından, Gazze’ye yaptığı ziyareti anımsatarak, “Gazze’deki kardeşlerimizin acılarını paylaşmak ve onlara destek olmak için oradaydık. Gazze halkı, Türkiye’nin her zaman yanında olduğunu biliyor. Biz de, Gazze’nin her zaman yanında olmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.