Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Margaret Harris, İsrail'in uzun süredir kuşatma altında tuttuğu Gazze'nin kuzeyindeki sağlık koşullarının "kriz halinin ötesinde" olduğunu belirtti. Harris, bölgedeki insanların gıda, temiz su ve güvenli bir yer bulma noktasında büyük mücadele içinde olduğunu ifade etti.
7 Ekim'den bu yana devam eden saldırılar ve kuşatma altında Gazze’deki sağlık sistemi oldukça kötüleşti. Harris, kış şartlarının ve aşırı yağmurların özellikle 700 binden fazla çadırda yaşayan insanın yaşamını olumsuz etkilediğini vurguladı. Solunum yolu enfeksiyonları, öksürük ve zatürre gibi hastalıkların yaygınlaştığını, bu durumun özellikle çocukları etkilediğini açıkladı.
Yetersiz beslenme oranlarının artış gösterdiğini belirten Harris, "İnsanlar açlıktan ölüyor ve bunun en şiddetli etkileri küçük çocuklarda görülüyor. Gazze için yardımlar temin edilmeli ve gereken uzmanlar buraya ulaştırılmalı" dedi.
Harris, Gazze'deki 17 hastanenin yalnızca kısmen hizmet verebildiğini, sağlık hizmetlerinin genelde asgari düzeyde çalıştığını kaydetti. Hastanelerde yakıt eksikliğinin yanı sıra, %90'ından fazlasının hasar gördüğüne dikkat çekerek acil malzeme ihtiyacı bulunduğunu vurguladı.
Bölgedeki hamile kadınların sağlıklı doğum yapabilme olanaklarının kısıtlandığını da belirten Harris, "Bulaşıcı hepatit vakalarında sürekli bir artış görüyoruz; bunların yanı sıra menenjit gibi ölümcül hastalıklar da sıkça görülüyor" ifadelerini kullandı.
Harris ayrıca, Gazze’nin kuzeyinde sağlık personelinin sayısındaki azalmaya da dikkat çekti. "Kuşatma nedeniyle sağlık hizmetine en çok ihtiyaç duyanlar bakım alamıyor. Ayrıca hastanelere yönelik saldırılar nedeniyle personelin güvenliği tehlikede" dedi.
Tıbbi tahliye ihtiyacına da dikkat çeken Harris, şu an acilen tahliye edilmesi gereken 15 binden fazla kişinin bulunduğunu ve bu durumun hem İsrail yetkililerinin iznine hem de kabul eden ülkelere bağlı olduğunu belirtti. Son olarak, barışın sağlanması gerektiğinin altını çizerek, "Tek yapılması gereken ateşkesin sağlanmasıdır" şeklinde konuştu.
