Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), gazeteci Fatih Altaylı'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik tehdit iddiasıyla tutuklanması hakkında önemli açıklamalarda bulundu. DMM, Altaylı’nın, Cumhurbaşkanı'mızı kastetmediği ve yalnızca tarihi bir anekdot aktardığına dair iddiaların manipülasyon olduğunu ifade etti.
Açıklamada, Altaylı'nın yargılanma sürecinin kamuoyuna yanlış bir şekilde sunulduğu ve Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 106. maddesine göre tehdidin bir suç olduğu belirtilerek, tehdit suçunun ifade özgürlüğü olarak nitelendirilmesinin yanıltıcı olduğu vurgulandı.
DMM, Altaylı’nın YouTube kanalında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görev süresine ilişkin sorulara verdiği cevapları hatırlatarak, kendisinin suç teşkil eden ifadeler kullandığını ve bu durumun dava sürecinde delil olarak kabul edildiğini açıkladı. Açıklamada; 'Altaylı, eski Osmanlı padişahlarıyla ilgili yapılan bir değerlendirme sırasında, tarihi bir olaydan bahsettiği düşünülse dahi ifadeleri tehdit unsuru taşımaktadır' denildi.
Ayrıca, Altaylı'nın gözaltı sürecinin Ceza Muhakemesi Kanunu çerçevesinde yürütüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, konuyla ilgili usulsüzlük iddialarının tamamının dezenformasyon niteliği taşıdığı kaydedildi.
Sulh Ceza Hakimliği'nin, Altaylı’nın ifadelerini değerlendirerek, tutuklanmasının uygun olduğuna dair karar verirken, 'kaçma şüphesinin yüksek olduğu' belirlemesi yaptığına vurgu yapıldı. DMM, ülkemizde yargı süreçlerinin bağımsız mahkemelerce yürütüldüğünü ve yargılamaların hukuki çerçeve içerisinde gerçekleştiğini ifade etti.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.