Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, Suriye halkının kendi geleceğini tayin etme isteğini dile getirerek, "Onlara şans vermeliyiz."
Türk, İngiliz Sky News kanalına yaptığı açıklamalarda, Baas rejiminin yıkılmasının ardından yaşanan zorluklar ile Suriye'nin sahil kesimindeki olaylara dikkat çekti. Suriye'nin sahil kesiminde güvenlik güçlerine yönelik saldırılar ve sivillere karşı yapılan insan hakları ihlalleri hakkında gelen bilgilerin endişe verici olduğunu vurgulayan Türk, 14 yıllık iç savaş sonrası bu tür olayların Suriye halkı için son derece ağır olduğunu belirtti.
Türk, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'nın olaylar karşısında hesap verilebilirliği sağlamak amacıyla bağımsız bir soruşturma komitesi kurulması yönündeki açıklamasını da cesaret verici bulduğunu ifade etti. Şara'nın ülkenin sahil bölgeleri ile güveni inşa etmek istediğine yönelik ifadelerinin önemli olduğunu kaydeden Türk, bu yılın ocak ayında Suriye'ye gerçekleştirdiği ziyareti de hatırlattı.
Türk, "Geçiş dönemindeki bir ülkenin çok fazla desteğe ihtiyacı var."
Volker Türk, Suriye halkının geleceğini belirleme isteğine yönelik olarak şunları söyledi: "Uzun süredir çok fazla müdahaleye maruz kaldılar. 54 yıllık bir diktatörlük ve baskıyı unutmamak gerekir. Kendilerini bunun dışında tanımlamaya çalışıyorlar. Bu dönüşüm insan hakları ve hukuk temelinde olmalıdır."
Şara liderliğindeki yönetimin Suriye'yi normalleşmeye taşıma çabasını da ne kadar önemli bulduğunu kaydeden Türk, "Onlara şans vermeliyiz. Ayrıca, 14 yıldır Suriye halkının maruz kaldığı büyük travmalara çözüm bulunması kritik önem taşımaktadır."
Sanksyonların kaldırılmasının Suriye’deki ekonomik yeniden yapılanma açısından önemli bir adım olduğuna dikkat çeken Türk, güvenlik alanında reform ihtiyacının altını çizerek, uluslararası toplumu bu konuda işbirliği yapmaya davet etti. Türk, geçiş döneminin başarısız olmasını isteyen bazı grupların hala var olduğuna da dikkat çekti.
Türk, Sudan’daki gelişmelere de değinerek, ülkede 8 milyon kişinin yerinden olduğunu belirtti. "İnsani yardım ve insan hakları programlarının yeterince desteklenmediği için insanlar ciddi acılar çekiyor."