DOLAR
42,8 -0,19%
EURO
50,16 0,07%
ALTIN
5.950,43 0,13%
BITCOIN
3.764.088,93 -3,68%

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: 12 Eylül 1980, Türkiye'nin karanlık dönemlerinden biri

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, 12 Eylül darbesinin 45. yılında darbelerin yol açtığı mağduriyetleri, çözülmemiş sorunları ve birlik çağrısını değerlendirdi.

Yayın Tarihi: 12.09.2025 10:17
Güncelleme Tarihi: 12.09.2025 10:17

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: 12 Eylül 1980, Türkiye'nin karanlık dönemlerinden biri

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: 12 Eylül 1980, Türkiye'nin karanlık dönemlerinden biri

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, 12 Eylül askeri darbesinin 45. yılı dolayısıyla yayımladığı yazılı açıklamada, darbelerin ve darbe girişimlerinin Türkiye'ye ağır kayıplar verdiğini belirtti. Destici, 12 Eylül 1980 tarihini ülkenin ve milletin yaşadığı 'karanlık günlerden biri' olarak nitelendirdi.

Destici'nin temel değerlendirmesi

Destici, 12 Eylül darbesinin 'öncesi', 'darbe dönemi' ve 'sonrası' ile şartları oluşturulmuş bir darbe olduğunu vurguladı. 12 Eylül darbesi, 'öncesi', 'darbe dönemi' ve 'sonrası' ile şartları oluşturulmuş bir darbedir. Bu çerçevede darbelerin, darbe girişimleri ve ara rejimlerin yakın dönem Türk tarihindeki sorunların kaynağı olduğunu ifade etti.

Mağduriyetler ve çözülmemiş sorunlar

Destici, döneme ilişkin hâlâ aydınlatılmamış suçlar bulunduğunu belirterek, ülkenin yabancı istihbarat örgütlerinin oyun alanına döndüğü ve binlerce evladın kaybedildiği mağduriyetlere dikkat çekti. Ayrıca, dönemde toplum yapısına sokulan ve halen bedellerinin ödendiği sorunlardan birini de 'din, mezhep, bölge, ideolojik ve etnik kökenlere dair farklılıkların çatışma zemini haline getirilmesi' olarak tanımladı.

Destici, 12 Eylül döneminde anayasa, hukuk, millet iradesi, demokrasi ve insan haklarının askıya alındığını, devam eden süreçte Türkiye'nin ABD ve Avrupa için kısıtlamasız bir açık pazara dönüştürüldüğünü savundu. Dış politikada atılan ekonomik, askeri ve siyasi adımlara ilişkin büyük tavizlerin verildiğini belirtti ve bu süreçlerin uzun vadeli etkilerine dikkat çekti.

Mamak anıları ve birlik çağrısı

1987'de Mamak Askeri Cezaevi'nde siyasi tutuklulara uygulanan sistematik işkencelerin sonlandırılması için tutuklu aileleri ile Ankara'da açlık grevi yaptıklarını anımsatan Destici, 12 Eylül sonrası miras kalan yapay ve yıkıcı ayrışmaların toplumu yıprattığını kaydetti. Bu kapsamda Alevi-Sünni, dindar-laik, Türk-Kürt ayrışmalarının ve PKK terörünün dönemin sonuçları arasında yer aldığını ifade etti.

Millet olarak ciddi bir muhasebeye, camia olarak ise hatıralarımızı yaşatmaya ve ortak idealler etrafında bir araya gelmeye ihtiyacımız var, sözleriyle birlik çağrısını yineleyen Destici, 12 Eylül öncesinde ve sonrasında şehit edilen dava arkadaşlarını andı. Açıklamasında adı geçenler arasında Mustafa Pehlivanoğlu, Cevdet Karakaş, İsmet Şahin, Fikri Arıkan, Cengiz Baktemur, Ali Bülent Okan, Ahmet Kerse, Halil Esendağ, Selçuk Duracık ile rahmetle yad ettiği Muhsin Yazıcıoğlu yer aldı.

Destici, anma ifadesini şu sözlerle sonlandırdı: Ruhları şad, mekanları cennet, makamları ali olsun.

Yazar
EDİTÖR

Aksiyon Haber Ajansı