Apple Vision Pro, geçtiğimiz günlerde piyasaya sürüldü ve çıktığı günden beri 200 binden fazla satış rakamına ulaştı. Apple’ın 10 yıl aradan sonra çıkardığı bu yeni ürün kategorisi şimdiden dünya çapında bir üne kavuştu.
ABD’de Vision Pro sahibi bir kullanıcı da bu uzamsal bilgisayarla film izleyerek yaşadığı deneyimleri takipçileriyle paylaştı.
Vision Pro’yu yatakta uzanırken kullandığını söyleyen kullanıcı, bir süre sonra bir süre sonra rahatsız olmaya başladığını ve Vision Pro'nun ağırlığının uzanmayı garip hissettirmeye başladığını söyledi.
Kullanıcı, Vision Pro’yla film izlerken yaşadıklarını şu şekilde aktardı:
“22,9 onsluk kulaklık birkaç saat takıldıktan sonra tam olarak rahat olmasa da boynumu bir yastıkla desteklemek bu rahatsızlığın bir kısmını hafifletti. Ağırlık, ayrıca oturma odamda izlemeyi yatak odasındakinden daha zor hale getirdi. Vision Pro'da 90 dakikadan fazla oturmak Disney+'ta bir Marvel filmi izlemeyi neredeyse imkânsız hale getirdi. Bu pozisyon, üç saatlik filmlerden ziyade 30 dakikalık bölümler için daha uygun.
Sonunda, boynuma biraz daha destek almak için koltuğuma uzandım. Fakat bu, gözlerimin birkaç santim ötesinde parlak bir ekran olduğu gerçeğini çözmedi.
Genel olarak, bir film veya 45 dakikalık birkaç dizi bölümü izledikten sonra kendimi iyi hissettim. Ancak normalde televizyonumda yaptığım gibi bir film maratonu veya saatlerce süren "Love Island" bölümlerini izleyemedim.”
“EKRANIN KALİTESİ 4K TELEVİZYONUMDAN ÇOK DA FARKLI OLMADI”
“Ne yazık ki, çoğu yayın servisinin Vision Pro için hâlâ bir uygulaması bulunmuyor. Safari üzerinden giriş yapabileceğiniz bazı siteler var, ancak Peacock gibi diğerleri sizden "telefonunuzda bir tablette" izlemenizi istiyor.
Vision Pro'nun içinde, pencerelerimi gözlerime yaklaştırabilir veya istersem odanın diğer ucundan izleyebilirim. Filmlerim için ortalarda bir mesafeyi tercih ettim.
55 inç 4K akıllı televizyonum var ve bu boyut genellikle izlemek için mükemmel. Ancak Vision Pro'dan izlerken sloganım "Ya büyük oyna ya da eve git" oldu. Vision Pro tavana jumbotron benzeri bir büyük ekran yansıtabildiği için elbette bunu yapmam gerekiyordu.
Süper yüksek çözünürlüklü ekranlar konusunda çok titiz değilim. Fakat Vision Pro'nun mikro OLED ekranının kalitesi 4K televizyonumdan çok da farklı görünmüyordu.
Programlarımı izlerken bir şeyler atıştırmak kolaydı olsa da kulaklık, patlamış mısır kaseme bakmak yerine onu görmek için başımı fiziksel olarak çevirmeye zorlayan kayak gözlükleri gibi hissettirdi.
Bir şeyler içmeye gelince, bardağımdan bir yudum aldığımda bardağımın Vision Pro'nun ön tarafına sesli bir şekilde çarpması beni şaşırttı. Cihaz içki içmemi engellemedi ama varlığı kesinlikle hissediliyordu.
Vision Pro'nun daldırma özellikleri sayesinde, oturma odamda öğlen vakti aydınlık olsa bile karanlık bir sinemada veya gece bir ormanda film izleyebiliyordum.
Etrafımdaki dünyadan uzaklaşmak istediğimde bu özelliklerden tam olarak yararlandım ve çevremdeki insanlarla etkileşim kurmak için bu ortamlardan çıkmak uygun oldu.
Vision Pro'yu almadan önce üzerimde yıldızlı gökyüzü varken bir gölün kenarından film izleyebilmem gerektiğini bilmiyordum, ancak bu benim yalnız zaman geçirmenin en sevdiğim yolu haline geldi.”
