Eğer son model bir aracınız varsa muhtemelen güvenliğiniz için sizi izliyordur. Aracınız, kabini izleyen ve nereye baktığınızı takip eden kameralar ve hızınızı, şerit konumunuzu ve hızlanma oranınızı takip eden sensörler ile sizi izliyor.
Aracınız bu verileri sürüşünüzü güvenli, konforlu ve rahat hale getirmek için kullanıyor. Örneğin, kameralar dikkatinizin ne zaman dağıldığını ve dikkatinizi tekrar yola vermeniz gerektiğini anlayabilir. Ayrıca, GPS konumunuzdan veya yol üzerindeki trafik işaretlerinden hız sınırını doğrulayarak ne zaman hız yaptığınızı tespit edebilir ve yavaşlamanız için sizi uyarabilir.
Bazı otomobil üreticileri de kolaylık sağlamak için yüzünüzü ya da parmak izinizi tarayarak aracınızın kilidini açmak gibi benzer özellikler kullanmaya başlıyor. Aracınız bu verilerin bir kısmını üreticinin veri merkezlerine de aktarabilir ve şirket bu verileri sürüş deneyiminizi iyileştirmek ya da size kişiselleştirilmiş hizmetler sunmak için kullanabilir.
GİZLİLİK AÇISINDAN EN KÖTÜ ÜRÜN
Bu faydaları sağlamanın yanı sıra, bu veri toplama potansiyel bir tehdit oluşturabilir. Bu bilgiler kimliğinizi, arabanızdayken yaptığınız alışkanlıklarınızı, ne kadar güvenli araç kullandığınızı, nerelerde bulunduğunuzu ve düzenli olarak nerelere gittiğinizi ortaya çıkarabilir.
Kâr amacı gütmeyen bir teknoloji araştırma ve savunma kuruluşu olan Mozilla Vakfı tarafından hazırlanan bir rapor, otomobil üreticilerinin gizlilik politikalarının son derece gevşek olduğunu ortaya koydu. Çalışma, otomobilleri "şimdiye kadar incelediğimiz gizlilik açısından en kötü ürün kategorisi" olarak tanımladı.
Günümüzün akıllı otomobilleri, sürücülerin otomobillerinin veri gizliliğini iyileştirme seçeneğine sahip olduğunu varsayarsak, sürücülere kolaylık ve gizlilik arasında bir değiş tokuş sunuyor.
Uzmanlar, son model araçların sizin güvenliğiniz için sizi izliyor olsa da olası gizlilik ihlallerine ve bu durumda yaşanacak olumsuz olaylara karşı araç sürücülerini uyarıyor.