Almanya, Suriye'nin Tartus, Lazkiye ve Humus bölgelerinde gerçekleşen şiddet olaylarını şiddetle kınadı. Dışişleri Bakanlığı'nın yaptığı yazılı açıklamada, "Suriye'nin bu bölgelerindeki şiddet olaylarını kınıyoruz" ifadesine yer verildi.
Açıklamada, sivillerin ve tutukluların ölümüyle ilgili gelen haberlerin çarpıcı olduğu vurgulanarak, Suriye hükümetinin bu saldırıları önleme, olayları detaylı bir şekilde soruşturma ve sorumluları adalet önüne çıkarma sorumluluğuna dikkat çekildi.
Tüm tarafların şiddete son vermesi gerektiği belirtilerek, "On yıllardır süren Esad terör rejiminin ardından toplumsal barış ancak bu şekilde tesis edilebilir. Suriye'nin sürdürülebilir barış ve istikrara kavuşması için kapsayıcı bir siyasi sürece doğru adım atılması büyük önem arz ediyor" değerlendirmesi yapıldı.
Açıklamada, ülkenin geleceğinin etnik kökenleri, dinleri ya da cinsiyetleri ne olursa olsun, istikrarı tehdit eden her türlü dış müdahaleden uzak bir şekilde tüm Suriyelilerin kontrolünde olması gerektiği vurgulandı.
Ceble Saldırısı ve Lazkiye'deki Olaylar
Suriye'de devrik Esed rejimi unsurlarının 6 Mart tarihinde Lazkiye'nin Ceble ilçesinde gerçekleştirdiği saldırıda en az 11 güvenlik görevlisinin hayatını kaybettiği bildirildi. Bu saldırının ardından Suriye ordusu, tank, zırhlı personel taşıyıcı ve çok namlulu roketatar gibi ağır silahlarla takviye birlikleri bölgede devrik rejim unsurlarını yakalamak amacıyla Lazkiye ve Tartus illerine sevk etti.
Operasyonlar sırasında en az 50 güvenlik görevlisinin daha hayatını kaybettiği, bazı silahlı grupların bölgede çok sayıda sivili hedef aldığına dair haberler ve görüntülerin uluslararası basına yansıdığı aktarıldı.
Cumhurbaşkanı Şara'nın Uyarısı
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, devrik rejim unsurlarının 6 Mart'taki saldırıda kendilerini denediğini belirtti ve birlik mesajı verdi. Ülkenin yeniden inşası için çaba gösterdiklerini, kan dökme niyetlerinin olmadığını ifade etti.
Şara, bölgedeki güvenlik güçlerinin hızlı müdahale ve performanslarını överken, güvenlik güçlerine aşırılığa ve ölçüsüz tepkilere izin vermemeleri gerektiğini vurguladı. "Bizi düşmanlarımızdan ayıran şey, ilkelerimize sıkı bağlılığımızdır. Ahlakımızdan vazgeçtiğimiz an, düşmanlarımızla aynı düzeye ineriz. Düşmüş rejimin kalıntıları, bir provokasyon peşinde koşuyor; bu provokasyon, aşırılıklara yol açarak onların işine yarayan bir durum yaratmayı amaçlıyor" şeklinde konuştu.
