DOLAR
42,69 0%
EURO
50,15 0%
ALTIN
5.897,7 0%
BITCOIN
3.829.577,91 0,42%

Akdeniz'de Eylül Başında Orman Yangını Riski Sürüyor

Copernicus haritası ve uzman değerlendirmeleri, Eylül'ün ilk yarısında Akdeniz coğrafyasında kurak koşulların orman yangını riskini sürdürdüğünü gösteriyor.

Yayın Tarihi: 04.09.2025 12:04
Güncelleme Tarihi: 04.09.2025 12:04

Akdeniz'de Eylül Başında Orman Yangını Riski Sürüyor

Akdeniz'de Eylül Başında Orman Yangını Riski Sürüyor

GÜLSELİ KENARLI / YETER ADA ŞEKO - AB uydu izleme sistemi Copernicus'un haritası, Akdeniz havzasında kuru hava koşulları nedeniyle yangın riskinin sürdüğünü ortaya koyuyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Serengil, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede riskin halen devam ettiğini ve iklimsel ile sosyal etkenlerin bu riski artırdığını bildirdi.

Riskin temel nedenleri

Serengil, yangın riskinin birden fazla faktöre bağlı olduğunu belirterek, "rüzgarın şiddetli esmesi, sıcaklık ve nem koşulları, ormanlardaki yanıcı madde yükü yangınları doğrudan etkiliyor" ifadelerini kullandı. Akdeniz kuşağında bu koşulların hâlen bir arada bulunduğunu vurguladı.

Türkiye'de Ege ve Akdeniz ile yapısal benzerlik gösteren Batı Karadeniz'deki bazı orman tiplerinin yangına hassas olduğunu belirten Serengil, kızılçam ve karaçam gibi türlerin riski artırdığını; yapraklı orman ekosistemlerinde tehlikenin daha düşük olduğunu söyledi.

Serengil'e göre yangın çıkışları günlük olarak 40-50 farklı noktada yaşanabiliyor; çoğu hızlı müdahaleyle büyümeden söndürülebiliyor, ancak bazı olaylar "birkaç hektarı aşarak geniş çaplı yangına dönüşebiliyor".

İklimsel ve sosyal faktörlerin rolü

Uzman, riskin yalnızca iklimle açıklanamayacağını, sosyal değişimlerin de yangın kırılganlığını artırdığını belirtti. "Kırsaldan kente göç yangına karşı koruyucu geleneksel bilgiyi zayıflattı. Köylerde yaşayan insanlar yangına karşı farkındalık sahibiydi; kentlere göçle birlikte kırsal alanlar yangına karşı daha kırılgan hale geldi" dedi. Bu durumun Portekiz, İspanya, Fransa gibi diğer Akdeniz ülkelerinde de gözlemlendiğine işaret etti.

Serengil, ekim ve kasımda da yangın riskinin söz konusu olabileceğini; kurak ve rüzgarlı koşullarda mart ve nisanda bile yangın görülebildiğini kaydetti.

Coğrafi özellikler ve uyarılar

Türkiye ormanlarının parçalı ve kırılgan yapısına dikkat çeken Serengil, "Bizim ormanlarımız Almanya, Kanada veya Amerika'daki kadar güçlü ve büyük kütleler halinde değil. Çoğu yol ve yerleşimlerle bölünmüş durumda" diyerek bu yapı nedeniyle yangınların her zaman çok geniş alanlara yayılmasının kolay olmadığını, ancak kuzeye doğru genişleme riskinin önümüzdeki yıllarda artacağının sinyallerini verdi. Özellikle Artvin ve çevresi için önümüzdeki 5-10 yıl içinde yangınlarla daha sık karşılaşılabileceği uyarısında bulundu.

Serengil, eylül ortasından itibaren özellikle kuzey bölgelerde başlayan yağış ve gece nemlenmesinin yangın riskini kısmen azalttığını belirtti. Yangınlarla mücadelede sadece söndürme yöntemlerinin yeterli olmadığını, önleyici tedbirlerin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Copernicus haritası ve WWA raporu

Copernicus'un 2-8 Eylül tarihli haritasına göre, Türkiye'nin Batı ve Orta Karadeniz bölümü başta olmak üzere Ege ve Akdeniz sahilleri; İber Yarımadası, İtalya, Yunanistan, Fas, Cezayir ile Bulgaristan, Romanya ve Ukrayna'da yangın riski yüksek seviyede devam ediyor.

World Weather Attribution (WWA) raporu ise Türkiye ve Yunanistan'da iklim değişikliği nedeniyle şiddetli orman yangınlarının meydana gelme olasılığının 10 kat arttığını belirtiyor. Raporda, Türkiye'de yangın öncesi dönem olan ekim-nisan aralığında toplam yağışın yaklaşık %14 azaldığı vurgulanıyor; bunun yaz aylarında daha kuru hava koşullarına yol açtığına dikkat çekiliyor.

Rapor ayrıca, fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye geçişin hızlanmaması durumunda Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs adasının daha şiddetli ve kontrolü zor orman yangınları riskiyle karşı karşıya kalacağı uyarısında bulunuyor.

Geleceğe ilişkin projeksiyonlar

WWA raporunda, mevcut politikalar altında bu yüzyıl içinde küresel sıcaklıkların 2,6 santigrat dereceye ulaşmasının beklendiği, bunun gerçekleşmesi halinde yangınların %18 daha şiddetli olacağı ve orman yangını çıkma olasılığının yaklaşık 6 kat artacağının öngörüldüğü belirtiliyor. Raporda ayrıca yangınları başladıktan sonra kontrol etmenin %25 daha zorlaşacağı ifade ediliyor.

Serengil'in vurguladığı gibi, yangınlarla mücadelede hem söndürme kapasitesinin hem de önleyici adımların güçlendirilmesi gerekiyor; yangının çıkmadan önlenmesi temel hedef olmalı.

Yazar
EDİTÖR

Aksiyon Haber Ajansı