ABD Karayipler'e Bir Denizaltı ve 7 Savaş Gemisi Sevk Etti
AA muhabirine konuşan bilgi sahibi bir kaynak, ABD donanmasına ait bir denizaltı ile 7 savaş gemisinin Karayipler bölgesine hareket ettiğini doğruladı. Sevkiyatın, Başkan Donald Trump'ın 'uyuşturucu kartelleriyle mücadele' gerekçesiyle bölgeye askerî unsurlar gönderme kararı sonrasında gerçekleştiği belirtildi.
Gönderinin bölgesel etkileri ve Washington'ın gerekçesi
Bölgeye böyle bir deniz grubu ve denizaltı sevkının, ABD ile Venezuela arasındaki mevcut gerilimi daha da artırabileceği değerlendirmeleri yapılıyor. Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, Washington'ın adımını Latin Amerika kaynaklı uyuşturucu kartelleriyle mücadele amacıyla savundu ve bu tür sevkiyatların Amerikan halkının güvenliğini korumaya yönelik olduğunu söyledi.
Leavitt, ayrıca Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'yu hedef alan açıklamalarda bulunarak Maduro rejimini 'uyuşturucu terör karteli' olarak nitelendirdi ve yetkililerin sorumluların adalete teslim edilmesi için harekete geçeceğini vurguladı. Leavitt, bölgedeki birçok ülkenin ABD'nin adımını desteklediğini ifade etti.
Önceki kararlar ve karşılıklı açıklamalar
Başkan Donald Trump daha önce Latin Amerika kökenli uyuşturucu kartelleriyle mücadele gerekçesiyle ordunun daha etkin kullanılması talimatını içeren bir kararname imzalamıştı. CNN'e konuşan iki üst düzey ordu yetkilisi, bu talimatın ardından bölgeye 4 bin deniz piyadesi gönderme kararı alındığını bildirmişti. Ayrıca Trump, 15 Ağustos'ta Venezuela açıklarına 3 savaş gemisi gönderilmesini emretmişti.
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, 18 Ağustos'ta yaptığı açıklamada, deniz, hava ve kara sahalarını savunacaklarını belirterek herhangi bir dış müdahaleye karşı kararlı duruş sinyali verdi ve Venezuela'nın topraklarına dokunulamayacağını ifade etti.
Değerlendirme
Mevcut sevkiyat ve daha önce verilen talimatlar, Washington ile Caracas arasındaki ilişkileri sıkılaştırıyor. Sevkiyatın kısa vadede bölgesel diplomatî gerilimleri artırma ve askeri gövde gösterisi olarak algılanma riski bulunuyor. Resmi kaynaklar tarafından doğrulanan sevkiyat ve yetkililerin açıklamaları, konuya ilişkin takip ve diplomatik yansımaların süreceğine işaret ediyor.