İklim Krizinin Etkileri ve ABD'nin Durumu
ABD, küresel ısınmanın dünya genelinde en hızlı hissedildiği bölgelerden biri haline geldi. 1998 yılından bu yana kayıtlara geçen en sıcak 10 yılın 9'u, bu ülkede yaşandı. 2024, ABD tarihinin en sıcak yılı olarak kaydedildi.
Sağlık ve Ekonomik Etkiler
Başkan Donald Trump'ın iklim mücadelesine dair olumsuz kararlarının ardından, orman yangınlarından deniz seviyesi yükselmesine kadar birçok alanda olumsuz etkiler ortaya çıkmaya başladı. ABD Çevre Ajansı (EPA), Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) ve çeşitli akademik çalışmalardan derlenen verilere göre, sıcak hava dalgalarının 50 büyük şehirde yaygınlaşmasıyla birlikte, 1979’dan bu yana sıcaklık kaynaklı 14 binden fazla ölüm meydana geldi. 1992-2022 yılları arasında sıcağa maruz kalma sonucu ölen 986 işçinin büyük bir kısmı inşaat sektöründe yer aldı.
Kuraklık ve Orman Yangınları
Kuraklık, özellikle California, Arizona ve New Mexico eyaletlerinde son 120 yıl içinde artış gösterdi. 2000-2023 yılları arasında ABD yüzeyinin yüzde 10 ila 70'inin 'anormal derecede kurak' koşullar yaşadığı raporlandı. Bu durum, tarıma dayalı geçim kaynaklarını ciddi şekilde tehdit ediyor.
Orman yangınları ise diğer bir tehdit olarak öne çıkıyor; 1980-2023 yılları arasında ABD'de 22 büyük orman yangını gerçekleşti. 2000'li yıllardan itibaren bu yangınlarla mücadele için her yıl ortalama 1 milyar dolar harcandı, bu miktar 2022'de 3,5 milyar dolara ulaştı. Örneğin, 7 Ocak 2023'te başlayan Los Angeles yangınlarının, ABD ekonomisine 250 ila 275 milyar dolar arası zarar vermesi bekleniyor.
Su Kaynakları ve Deniz Seviyesi
İklim krizi, ABD’nin yağış rejimlerini de değiştirdi. Ani yağış olayları 1995'ten sonra kaydedilen en yüksek seviyeye ulaştı. Ayrıca, 30 milyon kişiye içme suyu sağlamasıyla bilinen Büyük Göller’de iklim değişikliği nedeniyle alglerin ve zararlı bakterilerin büyümesi, su kalitesini tehdit ediyor.
Deniz seviyesindeki yükselme de önemli bir sorun oluşturuyor. 1960-2023 yılları arasında, ABD kıyılarında ölçülen deniz seviyesi ortalama 20 santimetreden fazla arttı. 1950’lere göre sel olayları beş kat daha sık yaşanıyor.
Toplumun İklim Krizi Algısı
Yale Üniversitesi araştırmalarına göre, ABD’de her 10 vatandaşın 7’si iklim krizine inanıyor. Bu vatandaşların neredeyse yarısı, bu durumun insan kaynaklı olduğuna inanıyor. Dr. Jennifer R. Marlon, iklim değişikliği konusundaki farkındalığın toplum genelinde arttığını ve özellikle genç nesillerin bu konuda daha duyarlı hale geldiğini belirtiyor. Ancak, siyasi kutuplaşma hala önemli bir engel oluşturmaya devam ediyor.
Sonuç olarak, ABD halkı, sıcak hava dalgaları, orman yangınları ve su kaynaklarındaki değişim gibi iklim krizinin etkileriyle yüzleşirken, bu durumun farkında olanların sayısı giderek artıyor. Bu, gelecekte iklim politikalarının şekillenmesine önemli katkılarda bulunabilir.