AB, 2023'te İsrail'in Yerleşim Politikasını Eleştirdi
Avrupa Birliği (AB), 2023 yılında İsrail'in yasa dışı yerleşim faaliyetlerinin önemli ölçüde arttığını ve bunun iki devletli çözüm fikrini zayıflattığını vurguladı.
Yerleşim Faaliyetlerinin Artışı
AB'nin Batı Şeria ve Gazze'deki temsilciliği tarafından hazırlanan bir rapora göre, İsrail'in yeni yerleşim birimlerinin onaylanması ve inşası ile ilgili planları ilerletildi. 2012 yılından bu yana en yüksek yerleşim sayısının 2023'te kaydedildiği belirtiliyor; toplamda 30,682 yeni konut inşa edildi.
Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki Gelişmeler
2023 yılında işgal altındaki Doğu Kudüs'te 18 bin 333 konut, Batı Şeria'da ise 12 bin 349 konut inşa edildi. Özellikle Batı Şeria'da, bir önceki yıla göre inşa edilen konut sayısında üç kat artış gözlemlendi.
İki Devletli Çözümü Tehdit Eden Faktörler
Raporda, Kudüs'ün güney çevresindeki yasa dışı yerleşimlerin, Filistin devleti için önemli olan Doğu Kudüs ile Batı Şeria arasındaki bağlantıyı kopardığı belirtildi. Givat Hamatos ve Aşağı Su Kemeri gibi yerleşimlerin onaylanması, endişeleri daha da artırıyor.
İşgalin Kalıcılığını Pekiştiren Gelişmeler
İsrail'in işgal altındaki toprakları kalıcı hale getiren diğer bir gelişme ise, Savunma Bakanlığı içinde bir "yerleşim idaresi" kurulması oldu. İsrail ordusuna bağlı Sivil İdarenin kontrolünün, Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in yönetimindeki idareye devredilmesi, işgalin resmi ilhakını güçlendirdiği endişelerini doğurdu.
Artan Şiddet Olayları
Yerleşim genişlemesine bağlı şiddet olayları da gözlemleniyor. Rapor süresince, 7 Ekim sonrası, Filistin topraklarını gasbeden yerleşimcilerin şiddeti artarak, 756’sı çocuk 1539 Filistinlinin bölgeden zorla çıkarılmasıyla sonuçlandı.
AB’nin Tutumu
AB, İsrail'in yerleşim politikası hakkında defalarca uyarılarda bulundu. "AB'nin yerleşimlerin uluslararası hukuka göre yasa dışı olduğu konusundaki kesin tutumu devam ediyor. Bu karar, uygulanabilir iki devletli çözüm olasılığını daha da zayıflatıyor" ifadelerine yer verildi.
Sonuç olarak, AB'nin bu durumu endişeyle takip ettiği ve çözüm yollarının arandığı anlaşılmaktadır.