DOLAR
42,69 0%
EURO
50,15 0%
ALTIN
5.897,7 0%
BITCOIN
3.844.461,27 0,04%

206 Eski Büyükelçiden AB ve Üye Ülkelere İsrail'e Yaptırım ve Filistin'in Tanınması Çağrısı

206 eski büyükelçi, AB ve üye ülkelere İsrail'in Gazze ve Batı Şeria uygulamalarına karşı yaptırım, insani erişim ve Filistin'in tanınması talebiyle ortak bir mektup yayımladı.

Yayın Tarihi: 26.08.2025 16:32
Güncelleme Tarihi: 26.08.2025 16:32

206 Eski Büyükelçiden AB ve Üye Ülkelere İsrail'e Yaptırım ve Filistin'in Tanınması Çağrısı

206 eski büyükelçiden AB ve üye ülkelere ortak mektup

Avrupa Birliği ve üye ülkelerinden 206 eski büyükelçi, İsrail'in Gazze ve Batı Şeria'daki uygulamalarına karşı acil ve somut adımlar atılması talebiyle ortak bir mektup yayımladı. Mektup, 29-30 Ağustos tarihlerinde yapılacak Gymnich formatlı AB Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı öncesinde AB kurumlarına ve 27 üye ülkenin liderlerine iletildi.

Mektubun temel vurguları

Mektupta, İsrail'in 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana Gazze'de uluslararası hukuku açıkça ihlal ettiği iddia edildi ve Birliğin bu ihlallere karşı sessiz kalmasının ahlaki ve siyasi bir başarısızlık olduğu vurgulandı. Mektup ayrıca Gazze'deki insani felakete dikkat çekerek, İsrail hükümetinin bir milyon Filistinliyi güneye göçe zorlayabileceği ve üçüncü ülkelere toplu sürgün planlarını hayata geçirdiği iddiasını içerdi.

İnsani durum ve raporlanan veriler

Mektup, Birleşmiş Milletler destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) verilerine atıfta bulunarak, 22 Ağustos tarihli raporda Gazze'nin güneyinde "insan eliyle oluşturulmuş bir kıtlık" yaşandığının tespit edildiğini aktarıyor. Bu çerçevede yaklaşık 500 bin kişinin açlık, yoksulluk ve ölüm riskiyle karşı karşıya olduğu, 132 bin çocuğun ise ciddi düzeyde yetersiz beslenme tehdidi altında bulunduğu belirtildi.

Mektupta ayrıca şu sayısal bilgiler yer aldı: 28 Temmuz'dan bu yana 2 bin 600'den fazla Filistinlinin hayatını kaybettiği, 12 binden fazla kişinin yaralandığı, 60'tan fazla çocuğun açlık nedeniyle yaşamını yitirdiği; Birleşmiş Milletler'e bağlı UNRWA ve 100'ün üzerinde uluslararası STK'nin Gazze'ye yardım ulaştırmasının engellendiği, 200'den fazla yerel gazetecinin öldürüldüğü ve uluslararası basının Gazze'ye erişiminin engellendiği iddia edildi. Mektupta ayrıca E1 bölgesinde 3 bin 400 yeni yasa dışı yerleşim birimi inşasının onaylandığı ve Batı Şeria'da artan yerleşimci şiddeti sonucunda insan hakları savunucusu Odeh Hathalin'in öldürüldüğü bilgisine yer verildi.

İnsani erişim ve yeniden inşa çağrısı

Mektup, AB ülkelerinin Gazze'ye tam ve engelsiz insani yardım erişimi sağlanması için diplomatik baskı yapmasını talep ediyor. İsrail'in 2 Mart'tan bu yana UNRWA ve 100'den fazla uluslararası STK'nin yardım faaliyetlerini engellediği; bu engellemelerin yerine silahlı gruplar aracılığıyla dağıtılan yardımların sivillerin hayatını tehlikeye attığı ifade edildi. Mektupta Gazze'nin yeniden inşası için AB öncülüğünde bağımsız ve şeffaf bir girişim başlatılması gerektiği vurgulandı.

Filistin Devleti'nin resmen tanınması

Mektupta, Filistin Devleti'nin resmen tanınmasının bölgedeki kalıcı barış ve iki devletli çözüm perspektifinin korunması açısından acil bir diplomatik adım olduğu belirtildi. İsrail'in yerleşim politikaları ve toprak ilhak girişimlerinin iki devletli çözümü fiilen zorlaştırdığı, bu nedenle Filistin'in uluslararası toplum tarafından tanınmasının çözümü yeniden güçlendireceği öne sürüldü. AB üyesi devletlerin tek tek veya birlikte hareket ederek Filistin'i tanımalarının hem hukuki bir sorumluluk hem de Avrupa kamuoyunun beklentisi olduğu ifade edildi.

AB'ye 9 maddelik eylem planı ve somut öneriler

Eski büyükelçiler mektubunda, AB üye ülkelerine yönelik 9 maddelik somut bir eylem planı sundu. Plan, AB düzeyinde ortak bir tutum oluşana kadar üye ülkelerin tek tek ya da benzer görüşteki gruplar halinde harekete geçebileceğini öngörüyor.

Öne çıkan öneriler arasında şunlar yer aldı: üye ülkelerin kendi ulusal ihracat kontrol mevzuatları uyarınca İsrail'e yönelik tüm silah ihracat lisanslarını tek taraflı olarak askıya almaları veya iptal etmeleri; "Horizon Europe" gibi AB destekli programlar kapsamında İsrail kurumlarıyla yürütülen projelerden, bu fonların uluslararası hukuka aykırı eylemleri desteklediğine dair makul delil bulunması halinde çekilme; kamu üniversiteleri ve araştırma kuruluşlarının, savaş suçu işlemekle suçlanan İsrail kurumlarıyla işbirliğini derhal sonlandırması.

Mektup ayrıca insan hakları ihlalleri ve terörle mücadele yasaları temelinde İsrailli yetkililere vize yasağı ve mal varlığı dondurma gibi ulusal yaptırımlar uygulanmasını; yasa dışı yerleşimlerle bağlantılı mal ve hizmetlerin ticaretine yönelik AB genelinde bir yasak yürürlüğe girene kadar ulusal düzeyde geçici ithalat yasakları getirilmesini; işgal altındaki Filistin topraklarındaki yasa dışı yerleşimlerle ilişkili şirketlerin kamu ihalelerinden, devlet yatırımlarından ve ulusal varlık fonlarından dışlanmasını talep etti.

Ek olarak, İsrail'e silah ve mühimmat taşıyan gemi ve uçakların Avrupa limanlarını ve hava sahasını kullanmasının engellenmesi; üye devletlerin savaş suçu şüphelilerini topraklarına giriş yaptıklarında yargılamaları; tüm AB ülkelerinin Uluslararası Ceza Mahkemesinin tutuklama kararları ve soruşturmaları konusunda işbirliği yapma yükümlülüğüne riayet etmeleri; Avrupa'da bulunan veri merkezleri ve dijital platformların İsrail hükümetine ya da İsrailli ticari kuruluşlara ait Gazze ve işgal altındaki topraklarla ilgili verileri alması, saklaması veya işlemesinin yasaklanması çağrısı mektupta yer aldı.

Uygulama ve beklenen adımlar

Mektup, AB kurumlarından ve üye devletlerden hem diplomatik hem de ekonomik mekanizmaları kullanarak hızlı ve koordineli adımlar atmalarını talep ediyor. Eski büyükelçiler, önerilen yaptırımlar ve diplomatik hamlelerin uygulanması için birlik içi dayanışmanın ve şeffaflığın önemine dikkat çekti.

Yazar
EDİTÖR

Aksiyon Haber Ajansı