Türkiye'nin Enerji Altyapısı Güçleniyor
Uzmanlar, İsrail'in İran'a yönelik saldırıları ışığında Türkiye'nin İran'dan ya da Türkmenistan'dan yapılan gaz tedarikinde olası kesintileri telafi edebilecek sağlam bir altyapıya sahip olduğunu belirtmektedir.
İsrail ve İran arasındaki gerilim sürerken, 14 Haziran'da İsrail, İran'ın önemli doğal gaz üretim sahalarından biri olan Güney Pars Sahası'nı dronla hedef almıştır. İran, yıllık 250 milyar metreküpün üzerinde doğal gaz üreterek, bu alanda ABD ve Rusya'nın ardından dünyada üçüncü sırada yer almaktadır. Türkiye, uzun yıllar boyunca İran'dan doğal gaz almakta olup, ayrıca bu yıl Mart ayında İran üzerinden Türkmenistan gazını swap yöntemiyle tedarik etmeye başlamıştır. Swap anlaşması çerçevesinde, yıl sonuna kadar toplamda 1,3 milyar metreküp Türkmen gazı Türkiye'ye sevk edilecektir.
Türkiye'nin Gaz Altyapısının Dayanıklılığı
Güney Pars Sahası'na yapılan saldırının ardından, Türkiye’nin bu kaynaktan gaz alımındaki kesintilerin yaşanıp yaşanmayacağı sorgulanmaya başlasa da, uzmanlar Türkiye'nin son yıllarda gerçekleştirdiği yatırımlar sayesinde bu tür belirsizliklere hazırlıklı olduğunu ifade ediyor.
Petrol ve Doğal Gaz Platformu Derneği (PETFORM) Genel Sekreteri Murat Kalay, yaptığı açıklamada, "Altyapımız sayesinde, LNG (sıvılaştırılmış doğal gaz) kapasitelerini artırarak ve yer altı depolarımızla belirsizliklere karşı dayanıklı bir durumdayız" demiştir. Kalay ayrıca, Türkmenistan'dan alınan gazın arz güvenliği açısından tehdit oluşturmadığını vurguladı.
Yaz Aylarında Düşük Gaz Talebi
Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener, İran'daki iç talep ile Türkiye'nin yaz aylarında doğal gaz talebinin düşmesinin, sevkiyatların devam edeceği anlamına geldiğini belirtti. Akyener, "Türkiye'nin yaz koşullarına bağlı olarak gaz talebinin düşük olduğu dönemde, acil bir gaz ihtiyacı bulunmamaktadır" şeklinde konuştu.
Ayrıca, Akyener, gelecek süreçte İran'a yönelik olası geniş çaplı saldırıların, hem İran gazı hem de Türkmen gazının swap ile tedarikine engel olabileceğini dile getirirken, Türkiye'nin bu süreci yönetebilecek kapasitede olduğunu vurguladı.
