Tunus'ta Gannuşi'nin Hapis Cezası ve Savunma Heyetinin Açıklamaları
Tunus'ta, "devlet güvenliğine komplo" davasında 14 yıl hapis cezasına çarptırılan Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi'nin savunma heyeti, müvekkillerinin masumiyetine dair ısrarlarını sürdürüyor. Gannuşi’nin avukatları, kamuoyunu söz konusu kararın "uzaktan yürütülen bir yargılamanın" sonucu olduğu konusunda bilgilendirmek istediklerini belirtti.
Gannuşi'nin "adil yargılamanın asgari koşullarının dahi bulunmaması" nedeni ile duruşmaya katılmayı reddettiği ifade edildi. Savunma heyeti, Gannuşi’ye yöneltilen suçlamaların tamamını reddederek, "Müvekkilimizin isnat edilen hiçbir eylemi gerçekleştirmediğine ve masumiyetine olan mutlak inancımızı sürdürüyoruz" açıklamasında bulundu.
Heyet, müvekkillerine yöneltilen suçlamaların tamamının sahte ve çelişkili iddialara dayandığını ve bu iddiaları destekleyen hiçbir delil sunulmadığını, gizli bir tanığın asılsız iftiraları üzerine kurulu olduğunu öne sürdü. Gannuşi'nin yokluğunda ve savunma ekibinin müdafaasına imkan vermeden bir karar verilmesinin kabul edilemeyeceği vurgulandı.
Diğer Ceza Alan Sanıklar
Söz konusu davada, Gannuşi'nin yanı sıra eski Tunus İstihbarat Başkanı Mehrez ez-Zuari, Kartaca Uluslararası Havalimanı'nın eski Uçak Güvenliği Birimi Başkanı Abdülkerim el-Ubeydi, Nahda Hareketi yöneticilerinden Habib el-Levz ve Bin Arus vilayetinin Ez-Zehra Belediye Başkanı Rayan el-Hamzavi de 12’şer yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Gıyaben yargılanan sanıklar arasında ise, eski Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Nadiye Ukkaşe, Raşid el-Gannuşi'nin oğlu Muaz el-Gannuşi ile Nahda yöneticileri Adil ed-Daada ve eski Dışişleri Bakanı Refik Abdusselam hakkında 35’er yıl hapis cezası verildi.
Tunus’ta Gözaltı Operasyonları
Tunus'ta "devlet güvenliğine karşı komplo kurmak" suçlamasıyla yürütülen soruşturmalar kapsamında, 11 Şubat 2023'ten itibaren çok sayıda siyasetçi, gazeteci, aktivist, hakim ve iş insanı tutuklandı. Gannuşi, bir toplantıdaki sözleri nedeniyle "halkı iç savaşa yönlendirmek" suçlamasıyla 17 Nisan'da evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Bu karar, ulusal ve uluslararası tepkilere yol açtı.
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, ülkede bazı siyasetçilerin "devletin güvenliğine karşı komplo kurmak" ve "ekonomik krizi körüklemeye yönelik adımlar"dan ötürü gözaltına alındığını açıklamıştı.
