Sde Teiman Gözaltı Merkezi ve İnsan Hakları İhlalleri
Eski İsrail ordusu çalışanı Shaiel Ben-Ephraim, Sde Teiman gözaltı merkezinin cinsel işkence iddialarıyla gündeme geldiğini söyleyerek, "Orası cehennem. Bu tesiste herhangi bir kanun yok" ifadelerini kullandı.
Cinsel İşkence ve Zorbalık İddiaları
İsrail ordusunun güneyindeki Necef (Negev) Çölü'nde yer alan Sde Teiman, 7 Ekim 2023'ten bu yana birçok Filistinli’nin alıkonulduğu bir merkez olarak öne çıkıyor. Bu merkezde sıkça işkenceye maruz kaldıkları ve cinsel istismar iddiaları ile anılmaktadır. Ben-Ephraim, ordudan ayrıldıktan sonra bu tür ihlalleri sert bir dille eleştirdi.
Ben-Ephraim'in Açıklamaları
Ben-Ephraim'in verdiği bilgilere göre, alıkonulan Filistinliler günde birkaç saat gözleri bağlı ve zorla çömelmeye mecbur bırakılıyor. Ayrıca, bilgi almak amacıyla elektrik şokları uygulanabildiği belirtiliyor. Cinsel istismar olaylarına ilişkin de menfi durumların yaşandığı kaydedilmektedir.
Yetersiz Koşullar ve Hijyen Problemleri
Bu gözaltı merkezinde hijyen koşullarının çok kötü olduğu ve tıbbi malzemelerin erişilemez durumda olduğu ifade ediliyor. Ben-Ephraim, burada alıkonulan kişilerin dövülerek öldürüldüğünü de söylerken, asıl sorunun ülkede derinleşen insan hakları ihlalleri olduğunu belirtti.
Askeri Yargı ve Uluslararası Sorumluluk
Ben-Ephraim, yetkililerin bu tür suçların ciddiyetinin farkında olduğunu ancak askeri üstte herhangi bir yargılama sürecinin olmadığını ifade etti. Uluslararası Adalet Divanı ve diğer uluslararası örgütlere çağrıda bulunarak durumu incelemeye davet etti.
Aşırı Sağcıların Etkisi
İsrailli barış aktivisti Maoz Inon ise, aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir'in bu ihlallerde büyük bir rol oynadığını belirtti. Inon, İsrail hükümetinin hedeflerinin Filistinlileri bastırmak ve Yahudi üstünlüğünü sağlamaya yönelik olduğunu söyledi.
Sde Teiman’ın İnsani Yüzü
New York Times’a göre, Sde Teiman gözaltı merkezindeki tutuklular, açık alanda günlerce kelepçeli ve gözleri bağlı bir şekilde bekletilmektedir. Birçok kişi, burada insanlık dışı muameleye tabi tutulmuştur ve yaşananlar derin bir şekilde endişe yaratmaktadır.
Bu olaylar hem iç siyasette hem de uluslararası alanda tartışmalara yol açmakta ve insanların haklarının ihlali konusunda ciddi kaygılar doğurmaktadır.
