Londra'da 'Palestine Action' destek eyleminde çok sayıda gözaltı
İngiltere'de polis, yasaklı örgüt ilan edilen 'Palestine Action' grubuna destek amacıyla başkent Londra'da düzenlenen eyleme müdahale ederek çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Protesto, 'Defend Our Juries' adlı grubun çağrısıyla Parlamento Meydanı'nda yerel saatle 13.00'te başladı.
Eylem ve müdahale
Eylemciler yanlarında boş pankartlar ve kalemler getirerek 'Soykırıma karşıyım, Palestine Action'ı destekliyorum' yazdı. Londra Metropolitan Polisi, eyleme müdahale ederek katılımcılardan çok sayısını gözaltına aldı ve grubun 5 Temmuz'dan itibaren yasaklı örgütler listesinde olduğunu hatırlattı.
Yasağın geçmişi ve hukuki süreç
'Palestine Action'ın yasaklanmasına giden sürecin başlangıcı, 20 Haziran'da Kraliyet Hava Kuvvetleri'nin Oxfordshire'daki Brize Norton hava üssüne yapılan eylem oldu. Grup üyeleri, iki İngiliz askeri uçağının motorlarına kırmızı boya sıçrattı ve eylem yerine Filistin bayrağı bıraktı.
Bu gelişmeyi takiben İçişleri Bakanı Yvette Cooper tarafından sunulan tasarı parlamentonun alt kanadı Avam Kamarası'nda 2 Temmuz'da, Lordlar Kamarası'nda ise 3 Temmuz'da onaylandı. Grup, yürütmenin durdurulması talebiyle Yüksek Mahkeme'ye başvurdu; mahkeme 4 Temmuz'da başvuruyu reddetti ve yasağın yürürlüğe girmesiyle 'Palestine Action' 5 Temmuz'dan itibaren yasaklı örgütler listesine alındı.
Yasağa göre gruba üyelik veya destek beyanları 14 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilecek; grubun adını taşıyan tişört veya rozet takmanın cezası ise 6 aya kadar hapis olarak bildirildi.
Önceki gözaltılar ve uygulama
Yasağın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren gruba destek veren yüzlerce kişi gözaltına alındı. Ayrıca, 9 Ağustos'ta düzenlenen bir eylemde polis 500'den fazla kişiyi gözaltına almıştı; söz konusu müdahalenin, son eylemle paralel bir uygulama olduğu kaydedildi.
Değerlendirme
Parlamento Meydanı'ndaki son müdahale, yasağın yürürlüğe girmesinin ardından polis uygulamalarının artırıldığına işaret ediyor. Yasağın sağladığı cezai yaptırımlar, destek gösterilerinin biçimini ve katılımcıların üstlendiği hukuki riski doğrudan etkiliyor. Yetkililerin açıklamaları ve hukuki kararlar, eylem ve ifade özgürlüğü ile kamu düzeni arasındaki denge konusundaki tartışmaları sürdürmeye devam edecek.
Not: Metinde yer alan tarihler, kurum isimleri ve sayısal veriler orijinal haberde geçen bilgiler doğrultusunda korunmuştur.