Kuveyt, Sumud Filosu'nda alıkonulan vatandaşlarının serbest bırakılmasını talep etti
Kuveyt, Gazze'ye insani yardım ulaştırmak üzere yola çıkan Küresel Sumud Filosu'nda İsrail tarafından alıkonulan 3 Kuveyt vatandaşının derhal ve koşulsuz serbest bırakılmasını talep etti. Taleple birlikte, tüm filo katılımcılarının güvenliğinin sağlanması ve tehlikeye atılmaması yönünde çağrılar yinelendi.
Kuveyt'in resmi açıklamaları
Kuveyt Ulusal İnsan Hakları Komitesi, yaptığı açıklamada İsrail'in uluslararası hukuk ve insan hakları yükümlülüklerine riayet etmesi gerektiğini vurgulayarak, alıkonulanlar arasında bulunan 3 Kuveyt vatandaşı da dahil olmak üzere tüm katılımcıların derhal ve koşulsuz serbest bırakılmasını istedi. Kurum ayrıca, katılımcıların güvenli bir şekilde ülkelerine dönmelerinin sağlanması gereğini belirtti.
Kuveyt Dışişleri Bakanlığı ise daha önce yaptığı açıklamada, filonun İsrail güçleri tarafından durdurulmasını güçlü biçimde kınamış; müdahalenin uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuka uygun şekilde değerlendirilmesi ve tüm katılımcıların güvenliğinin temin edilmesi çağrısında bulunmuştu.
Küresel Sumud Filosu ve olayın seyri
Küresel Sumud Filosu, İsrail'in ablukasını kırmak ve Gazze'ye insani yardım ulaştırmak amacıyla denize açıldı. Filo, 1 Ekim akşamı Gazze sularına yaklaştıktan sonra İsrail ordusunun müdahalesiyle karşılaştı; ordunun onlarca tekne ve gemiyi yasa dışı şekilde ele geçirerek yüzlerce yolcusunu alıkoyduğu bildirildi.
Filonun, bugüne kadar Gazze'ye insani yardım ulaştırmak için toplu şekilde yola çıkan en büyük filo olma niteliğini taşıdığı kaydedildi.
Değerlendirme
Kuveyt'in resmi çağrısı, hem alıkonulan vatandaşların akıbetine dair doğrudan bir talep hem de insani yardım operasyonlarının güvenliği ve uluslararası hukuka uyumuna ilişkin diplomatik bir uyarı niteliği taşıyor. Bu tür talepler, ilgili taraflar arasında güvenli tahliye ve hukuki süreçlerin işletilmesi yönünde baskı oluşturmayı amaçlıyor.
Önemli: Kuveyt yetkilileri, insani yardım faaliyetlerinin korunması ve katılımcıların güvenliğinin sağlanmasının uluslararası yükümlülükler çerçevesinde takip edileceğini vurgulamaya devam ediyor.
