Kuraklık İzmir'de besicileri sorgum sudan otuna yöneltti
İzmir'de su kaynaklarındaki azalma, kentin yoğun hayvancılık faaliyetlerini ve kaba yem tercihini değiştirdi. 30 bine yakın işletmede yaklaşık 480 bin sağmal büyükbaş ve küçükbaş hayvan bulunan kentte, besiciler su tasarrufu sağlayan yem alternatiflerine yöneliyor.
Silajlık mısırdan sorguma geçiş ve artan ekim alanı
İzmirli üreticiler, kaba yem ihtiyacının büyük kısmını daha önce 550 bin dekarda üretilen 3 milyon 451 bin ton silajlık mısır ile karşılıyordu. Ancak kuraklığın etkisiyle, gelişim sürecinde daha fazla su isteyen silajlık mısır yerine daha az sulama gerektiren sorgum sudan otu tercih ediliyor. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın %75 tohum hibesi desteğiyle sorgum üreticisi ve ekim alanı hızlı biçimde arttı: 2020'de 28 üreticiden 337'ye, ekim alanı ise 451 dekardan 6 bin dekara yükseldi.
İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Şahin'in değerlendirmesi
İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Şahin, AA muhabirine bu yıl yağışların önceki yılların gerisinde kaldığını ve "bu yılın 8 ayındaki azalmanın, geçen yıla göre yüzde 27 seviyesinde" olduğunu söyledi. Şahin, kışı da kapsayan genel yağış eksikliğine dikkat çekerek, "Küresel ısınmanın etkilerini çok net olarak görmeye başladık. Evimizde, iş yerimizde, tarımda suyu çok dikkatli kullanmak zorundayız. Artık üretimimizi suya göre planlıyoruz. Var olan suya göre ürün desenimizi oluşturuyoruz. Destekleme sistemlerimiz de buna göre olacak." değerlendirmesini yaptı.
Şahin, çiftçilerin büyük oranda modern sulama sistemlerine geçtiğini ve yer altı su düzeylerinin azaldığını belirterek hoyratça su kullanımının önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı. Mısır ve sorgum karşılaştırmasına ilişkin Şahin'in ifadeleri şöyle: "Mısır sulaması 7-8 sefere kadar gidiyor ama biz aynı miktardaki ürünü 2 ya da 3 sulamayla alabiliyoruz. Yoğun sıcaklıkta mısıra istediğiniz kadar suyu ulaştıramazsanız, gerçek anlamda bir verim alamayacaksınız. Çiftçilerimiz bunun da farkındalar."
Çiftçi deneyimi: Menemen'den uygulama örneği
Menemen ilçesi Hasanlar Mahallesi'nden süt üreticisi Zafer Yurt, geçmişte silajlık mısır ektiklerini, daha sonra ise az su tüketen sorgum sudan otu ile tanıştıklarını aktardı. Yurt, sorgumla su tüketiminin yarı yarıya düştüğünü belirterek, "Türkiye genelinde kuraklık olduğu için biz de biraz daha su tasarrufu yapmak istiyoruz. Onun için bu şekilde sorgum sudan otunu tercih ederek 45 dönümde ektim. Bu ot mısıra göre hem sütte hem beside eş değer, farklılık yok. Gayet memnunum. Büyük çiftçilerin hepsi bu otu tercih etti. Sorgum sudan otu eken çiftçi sayısı çoğaldı." dedi.
Genel tablo, İzmir'de su kaynaklarının kısıtlılığına bağlı olarak üretim planlamasının suya göre yeniden şekillendiğini; destekleme politikaları ve çiftçilerin benimsemesiyle sorgum sudan otunun kent ölçeğinde hızla yayıldığını gösteriyor.
Kuraklık nedeniyle İzmir'de tarımsal sulama kaynaklarının azalması besicileri de etkiliyor. Hayvanlarını beslemek için silajlık mısır yetiştiren besiciler, gelişim sürecinde bol su isteyen silajlık mısır yerine sorgum sudan otu yetiştirmeye başladı.
