Kastamonu'da '15 Temmuz'un Gölgesinde Demokrasi ve Darbe İlişkisi' Konferansı Düzenlendi
Kastamonu Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şerif Demir, "Hiçbir darbe ama, fakat, lakin gibi gerekçelerle meşrulaştırılamaz," diyerek darbelere karşı duruşun önemini vurguladı.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen konferansta, Prof. Dr. Demir, yaklaşık 30 yıldır darbeler ve Demokrat Parti üzerine yürüttüğü çalışmalarından bahsetti. Demir, Türkiye'nin demokratik bir hukuk devleti olması için darbelerle yüzleşilmesi gerektiğini belirtti.
Demir, "Eğer Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni Atatürk'ün işaret ettiği muasır medeniyet seviyesine taşımak, demokratik bir hukuk devleti kurmak ve yaşanabilir bir ülke inşa etmek istiyorsak, darbelerle yüzleşmeli ve bu olgunun tamamen ortadan kalkması için çaba göstermeliyiz. Artık darbeleri konuşmamalıyız," ifadelerini kullandı.
Kendisine göre, "Darbelerin bazıları iyiydi, bazıları kötüydü" gibi bir argümanın geçerli olmadığını belirten Demir, şu gözlemini paylaştı: "Şununla yüzleşmemiz gerek; 27 Mayıs iyiydi ama 12 Mart feci, 12 Eylül kötüydü ama 28 Şubat gerekliydi... Hiçbir darbe ama, fakat, lakin gibi gerekçelerle meşrulaştırılamaz. Bu ülkeye hiçbir darbenin faydası olmamıştır."
Avrupa'nın siyasi ve toplumsal geçmişinin Türkiye'yle kıyaslandığında farklı olduğunu dile getiren Demir, "Oradaki sınıf çatışmaları, devrimler, toplumsal dinamikler bizden farklıdır. Biz ordu-millet geleneğine sahip bir toplumuz. Ordumuzun resmi kuruluş tarihi M.Ö. 209'a dayanır. 2200 yıllık bir gelenek, kültür ve hafıza vardır. Tarih kendini tekrar ediyor. Her 10 yılda bir anayasa, her 10 yılda bir balans ayarı. Bunları artık geride bırakmamız gerek," diyerek sözlerini tamamladı.
