İsrail basınına göre, Beşar el-Masri, ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze planında merkezi bir rol üstleniyor. The Jerusalem Post gazetesinin elde ettiği bilgilere göre, ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Adam Boehler, Gazze’nin geleceği üzerine Masri ile görüşmeler gerçekleştiriyor.
Boehler’in Mısri’nin özel uçağını kullanarak bölgeye yaptığı ziyaretler, Masri'nin ABD’nin Gazze’ye ilişkin stratejisinde önemli bir danışman olduğunu gösteriyor. Gazetenin diplomatik kaynaklara dayandırdığı habere göre, Masri, Hamas ile yürütülen görüşmelerde de kritik bir figür olarak tanımlanıyor.
Masri, özellikle Gazze'nin yeniden inşası çabalarına öncülük etme potansiyeli ile dikkat çekiyor. Hamas ya da Filistin yönetimi ile herhangi bir bağı bulunmayan Masri, pragmatik bir yaklaşım sergiliyor. Geçmişte, "Şimdi dünya Gazze'de yaşananları izlerken şu soru akla geliyor: Gazze'yi yeniden inşa edecek kişi Masri mi olacak?" ifadelerini kullanmıştı.
1990’ların başında Nablus şehrinde doğan Masri, Batı Şeria'da yapılan Rawabi şehrinin yatırımcısı olarak bilinmektedir. Masri'nin iş zekası ve yöneticilik deneyimi, onu Gazze’nin savaş sonrası yeniden inşasında en güçlü adaylardan biri haline getiriyor.
Masri’nin geçmişindeki İsrail karşıtı protestolara rağmen, bugün hem Filistinli iş çevreleri hem de ABD yönetimi tarafından kabul gören bir figür olduğu görülüyor. Bu çift kimlik, ona iki taraf arasında bir köprü olma avantajı sağlıyor.
Annesi Munib Masri, 91 yaşında ve Filistinli mali elitinin bir parçası olarak tanınıyor. Masri ailesi, bölgedeki büyük yatırım projelerinde uzun yıllardır yer alıyor. Beşar Masri, "Eğer bir şehir inşa edebiliyorsak, bir devlet de inşa edebiliriz.” diyerek geleceğe yönelik vizyonunu vurguladı.
Boehler'in sözcüsü, Masri'nin ABD’nin bölgedeki stratejisindeki rolü hakkında yorum yapmayı reddetti. Ancak Masri’nin varlığı, Gazze’nin yeniden inşası ve bölgedeki yatırımlar açısından önemli bir etken olarak öne çıkıyor.
