FETÖ'nün Genel Durumu
15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminin faili olan Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), darbenin akamete uğratılmasından sonra önemli ölçüde zayıflamış olsa da tamamen yok olmadığı bilinmektedir. Örgüt, uluslararası desteklerle ayakta tutulmaya devam etmektedir. Örgüte yönelik yürütülen mücadele, Türkiye'nin büyük bir başarı öyküsü olarak kayıtlara geçmiştir. Fetullah Gülen’in ölümü, örgütün çöküş ve çözülmesine katkı sağlayabilir.
Çözülme ve Ayrışma Süreci
Fetullah Gülen’in 20 Ekim 2024’te ölümünün ardından, uzun zamandır devam eden örgütsel tartışmalar yeni bir ayrışma sürecine dönüşmüştür. Özellikle örgüt içindeki etkili isimlerin Gülen’in ailesine yönelik rahatsızlıkları, ciddi güç mücadelelerine yol açmıştır.
Ebu Seleme Gülen adlı şahsın, örgütün önde gelen isimlerini mal varlığı yönetimiyle suçlaması, bu çatışmanın en belirgin örneklerinden biridir. Gülen’in yeğeni olduğu belirtilen Ebu Seleme, Cevdet Türkyolu başta olmak üzere bazı liderlerin örgütten tasfiye edildiğini iddia etmiştir.
Miras ve Güç Mücadelesi
Gülen’in ölümü ardından herkesin merakla beklediği vasiyetname kavgası, örgüt içindeki parçalanmayı daha da derinleştirmiştir. İki ayrı vasiyetname arasında bulunan çelişkiler, örgüt içindeki çatışmanın boyutlarını gözler önüne sermektedir.
Cevdet Türkyolu’nun, örgüt içindeki varlığı ve maddi gücü, parçalanmaların daha yavaş gerçekleşmesine neden olabilir. Ne var ki, FETÖ’nün 15 Temmuz’dan sonra yaşadığı insan ve finans kaybı, örgütün varlığını sürdürebilmesi için büyük bir engel teşkil etmektedir. Bu durumda, örgütün neden olduğu yıpranmanın etkisi, görünenden çok daha derin olabilir.
Mücadelede Yeni Stratejiler
Fetullah Gülen’in ölümü, FETÖ ile mücadelede yeni bir dönüm noktasını temsil etmektedir. Mevcut durumu dikkatle değerlendirmek, devletin direncini artırmak ve gerektiğinde uluslararası destek aramak önemlidir. Mücadelenin uzun vadeli planlanması ve mevcut güç mücadelelerinin teşvik edilmesi kritik öneme sahiptir.
Örgütün küresel anlamda ifşaatlarını duyurmak, Türkiye’nin haklı davasını güçlendirecek ve FETÖ’nün gerçekte ne denli tehlikeli bir yapı olduğunu gösterecektir. Sonuç olarak, FETÖ çözülse bile tamamen ortadan kalkması uzun yıllar alabilir; bu nedenle mücadele kararlılıkla sürdürülmelidir.
